Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

 

SÖZCÜ Mehmetcigin Kislada yedigi yemegi bir de Kandilde ki terörsitlerin menüsünü mansete atmis ve Mehmetcigin nasil harcandigini okuruna iletmisti,bu birilerinin hesabina uymuyordu.Cünkü gercekleri inkar etme siyaseti 10 yildir devam ettiriliyor.Bunlar hakaretten bahsederler ama AKP'li Celik'in birkac Memet öldü diye meclismi toplansin hadsizligini duymazdam gelirler.

 

 

Yazık ki ne yazık,hükümeti karalama uğruna eli kanlı bölücü örgütün sofrasından dahi çekinmeden medet uman bir zihniyet olsa olsa içimizdeki hainlerden olur..

 

 

.

 

Basbakani 1500 kisinin korudugunu yazmayi hicbir yandas medyan akil etmez cesarette edemez ama SÖZCÜ yazmistir.Neden yazmistir.Milleti icin calisanlar kendilerini milletinden sakinmazlar.1500 koruma esliginde gezenler milleti icin calismayanlardir.Bravo SÖZCÜ'ye.

 

 

Sizin kafa harbiden bi dünya :) eşref bitlisler,turgut özallar,uğur mumcular,muhsin yazıcıoğulları,çetin emeçler,gaffar okanlar bu liste uzar gider bu kişiler rusya için çalışıyorlardı her halde..ben manşette 1500 kişiyi sayamadım sayan varmıdır biraz atmasyon olmuş her zamanki gibi..

 

 

 

Deniz Feneri hirsizligini haber yapti diye HÜRRIYET Gazetesine dünyada esi emsali görülmemis bir vergi cezasi vuruldu.Yani Dogan medyanin yikimiydi bu ceza.Dogan Medya tirsti sesini kisti cünkü iktidadan cikarlari söz konusuydu.Bakin bugün Aydin Dogan ve Erdogan yine iyi anlasmaya basladilar.yandaslik böyledir iste.Sözcü bu Deniz Feneri hirsizligini hep takip etti ve haber yapmaktanda korkmadi,korkunun ecele faydasi olmaz.Düsmandan korkulmaz.Deniz Feneri hirsizligini sorusturup Almanya'dan yeterli belgeleri alarak Türkiye'ye gelen savcilarin calismalari hirsizligin ucu basbakana uzanincagörevden alindilar.Ve de haklarinda evrakta tahrif sucu ile dava actilar ve dosyayi cemaatin bir savcisina verdiler.Sonunda da hirsizlar tahliye edildi ve takipsizlik karari verildi.Yani toplanan milyarlar uctu buhar oldu.haram olsun.

 

Bir soru sormuştum deniz fenerindeki mağdurlar nerede kaç kişi şikayetçi ?

 

Dindarlik konusunda aynen dedigim gibi yine dinciler sahnede ve kimin iyi dindar olup kimin olamiyacaginin hükmünü veriyorlar.Halbuki bu görev Allahindir.Allah adina kendinde konusma yargilama hakki görenlerin ben müslümanligindan süphe ederim.Bunlar müslümanlik oynayanlardir müslüman olanlar degil.Cünkü ALLAH ABILE DIYOR KI.Sen kimsin ki benim adima hüküm verebiliyorsun.Biz seni insanlara bizim emirlerimizi bildiresin diye gönderdik.Allah en sevgili kuluna bile böyle bir yetki vermemisken,Islam dinin din olmaktan cikaranlar bugün bile hala sen den dindar olmaz gibi haddini ve amacini asan ifadeler kullanabiliyorlar.Bunlarla tartismak bile abesle istigaldir.

 

 

Kusura bakma ama Kur'anı duvarında süs diye asan kişilerden Dini öğrenecek değilim veya Alahın Ayetlerini,Kitaplarını inkar edenlerin izinden gidenlerden öğrenecek hiç değilim...Allahın ne dediğini iyi öğrenmek istiyorsan açarsın Kur'ana bakasır şimdi sen Allah adına nasıl konuşabilirsin ? Allahın hükümlerinin nerde olduğu belli bilmiyorsan açar okur öğrenirsin zor bir şey değil.Hem Müslümanım diyeceksin hemde Alahın indirdiğinden bi haber olacaksın nasıl olacak o iş ? Ahirette sormazlarmı, size indirdiğim kitabı süs diyemi gönderdim diye..?

Gönderi tarihi:

kemalizm denen zihniyet öyle bir hal almıştırki Dini görünen herşeye düşmandır..

 

atap.jpg

 

 

 

Bu zihniyet senelerce değişmedi değişmiyecekte Üstat N.Fazıl bundan 56 yıl önce 1956 yılında teşhisi koymuş ve ne kadar haklı olduğunu şimdilerde dahi görebilmek mümkündür..

 

necipfazl2.jpg

Gönderi tarihi:

Sondan baslayalim.Necip Fazil bir numarali ve hatta tescillki Atatürk düsmaniydi bu düsmanlgini rahatca yürütülemsi icin Menderes tarafidan örtülü ödenekten kendisine para veriliyordu.Necip efendi bu ifadesini Yassiada mahkemsinde itiraf etmistir.Bugünde Atatürk düsmanlari AKP iktidari ve basbakanin emriyle beslenmektedir yani sahte müslümanlardir beslenenler.

 

Bu ülkeyi cani ve kani pahasina korumaya and icmis olan vatan evlatlarini bulgur pilavi ile besleyip ondan kanini akitmasini beklerlerken,daglarda Mehmetcigin kani ini icmeye azmetmis olan kahpelerde Oslo'da pazarlik yapiyor ve o kahpelerin dagda yedikleri yemekten bahsedilince birseyler depresiyor ve saldiracak yer ariyorlar.

 

Kurani bilmeyenler burada Kurandan bahsediyorlar.Kurani yüzyillar boyunca bu insanlara okumayi yasakladilar.Allahin ayetlerini insanlar okurda gercekleri ögrenirler korkusuyla Kuran okumayi sartlara bagladilar.Sen anlamazsin hocaya sor diye diye milleti üfürüküclere,tarikatlara,Allahin ayetleriji carpitanlara muhtac ettiler.Dogrulari yazip konusan din adamlarini zindik diye ilan ettiler.Bugün carpitilmadik hicbir ayet yoktur hepsine birseyler ilave ettiler.Bir hadis dini meydana getirdiler Kurani birakip peygamber sözü diye Yahudilerin Islama kattiklari yalanlari batil itikatlari insanlara Islamiyet diye yedirdiler.Iste bunlar yasaklandi,bunlari yapanlar cezalandirildi diye bir Atatürk ve laiklik düsmanligi baslatildi.Laiklik dinsizliktir denildi ki asla ilgisi olayan bir sey.Laiklik dinsizlik degildir yobazlarin önüne cekilmis bir settir ,Islerine gelmedi.mezarlik hafizlari ac kaldilar.

 

Allahin ayetlerini inkar edenler onun adini en cok kullananlardir cünkü ancak onun adini kullanarak saf insanlari aldatabilmektedirler.

 

Kemalizm din düsmani degil ama yobazlarin düsmanidir.Asil din düsmanlari Allahin dininin yanina baska dinler ilave ederek Vatikan'in yüzyillar önce baslatmis oldugu diyalog cagrisina sahip cikarak diyalogculuk yapanlardir bunlar ayni zamanda vatan hainidirler.Kim ki Atatürke düsmandir o vatan hainidir. ve de onun imanindan süphe edilmelidir

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Sondan baslayalim.Necip Fazil bir numarali ve hatta tescillki Atatürk düsmaniydi bu düsmanlgini rahatca yürütülemsi icin Menderes tarafidan örtülü ödenekten kendisine para veriliyordu.Necip efendi bu ifadesini Yassiada mahkemsinde itiraf etmistir.Bugünde Atatürk düsmanlari AKP iktidari ve basbakanin emriyle beslenmektedir yani sahte müslümanlardir beslenenler.

 

Belge lütfen..

 

Bu ülkeyi cani ve kani pahasina korumaya and icmis olan vatan evlatlarini bulgur pilavi ile besleyip ondan kanini akitmasini beklerlerken,daglarda Mehmetcigin kani ini icmeye azmetmis olan kahpelerde Oslo'da pazarlik yapiyor ve o kahpelerin dagda yedikleri yemekten bahsedilince birseyler depresiyor ve saldiracak yer ariyorlar.

 

 

Soru: Fotoğrafta görünen yemek kimin menüsü ? Ayrıntıda bir gazetecinin reportaj için orada bulunduğunu ve yemek ikram edildiği yazıyor şimdi komplo teorisi üretelim.Acaba oradaki gazeteciye özellikle öyle bir menünün fotoğrafı çektirilerek ve bunu basında bu şekilde lanse ettirilerek kim çıkar sağlamaktadır..?

 

Sana daha öncede yazdım lakin anlamamışsın tekrar yazayım,Oslo görüşmeleri bu hükümet ile başlamamıştır bu görüşmeler Özal zamanından beri her hükümet Devlet adına yapmıştır bunun yanlış olmadığını bizzat kendi genel başkanınız söylemiştir hatta olması gerektiğinide beyan etmiştir..

 

Kurani bilmeyenler burada Kurandan bahsediyorlar.Kurani yüzyillar boyunca bu insanlara okumayi yasakladilar.Allahin ayetlerini insanlar okurda gercekleri ögrenirler korkusuyla Kuran okumayi sartlara bagladilar.Sen anlamazsin hocaya sor diye diye milleti üfürüküclere,tarikatlara,Allahin ayetleriji carpitanlara muhtac ettiler.Dogrulari yazip konusan din adamlarini zindik diye ilan ettiler.Bugün carpitilmadik hicbir ayet yoktur hepsine birseyler ilave ettiler.Bir hadis dini meydana getirdiler Kurani birakip peygamber sözü diye Yahudilerin Islama kattiklari yalanlari batil itikatlari insanlara Islamiyet diye yedirdiler.Iste bunlar yasaklandi,bunlari yapanlar cezalandirildi diye bir Atatürk ve laiklik düsmanligi baslatildi.Laiklik dinsizliktir denildi ki asla ilgisi olayan bir sey.Laiklik dinsizlik degildir yobazlarin önüne cekilmis bir settir ,Islerine gelmedi.mezarlik hafizlari ac kaldilar.

 

Allahin ayetlerini inkar edenler onun adini en cok kullananlardir cünkü ancak onun adini kullanarak saf insanlari aldatabilmektedirler.

 

Kemalizm din düsmani degil ama yobazlarin düsmanidir.Asil din düsmanlari Allahin dininin yanina baska dinler ilave ederek Vatikan'in yüzyillar önce baslatmis oldugu diyalog cagrisina sahip cikarak diyalogculuk yapanlardir bunlar ayni zamanda vatan hainidirler.Kim ki Atatürke düsmandir o vatan hainidir. ve de onun imanindan süphe edilmelidir

 

 

Diğer konuda size o zamanın cumhuriyet sonrasının canlı şahitlerinin ifadeleri anlatımları var anlaşılan seyretmemişsin.Kur'an okumanın nasıl yasak edildiği öğretilmesinin yasaklandığı alenen anlatılıyor.

 

Gelelim Kur'an daki eklemelere düzeltmelere; harf inkilabının babası (kopyaladığı latin harfleriyle bu nasıl oluyorsa) olan atatürkün nutuk adlı 1927 yılında osmanlıca arapça harflerle yazdığı cumhuriyetimizin temel taşı olan nutuk adlı kitabı bu güne kadar 10 defa tercüme edilme sebebi ne ise Kur'andaki düzeltmeler parantez içi anlamlar bu yüzdendir.Halen anlayamadınız dimi latin harfleriyle bir ermeni tarafından türetilen türkçenin ne kadar sığ ve anlam bakımından zayıf olduğunu..

 

bunuda daha önce yazmıştım yine anlamamışsın bir daha verim;

 

DÜŞÜNEMİYORUM,ÖYLEYSE ÇAĞDAŞIM !

 

Önce araştırmanın sonucunu verelim:

 

ABD 71.681

Almanya 70.400

Japonya 44.224

İtalya 31.762

Fransa 30.193

S. Arabistan 13.579

Türkiye 7.260...

 

Bu rakamlar ne?

İlköğretim okullarında okutulan ders kitaplarının içerdiği kelime ve kavram sayısı...

Araştırmayı yapan: Ankara üniversitesi TÖMER Dil Öğretim Merkezi...

İlkokulu bitiren bir Amerikan çocuğu 70 bin kelime öğreniyor...

Aynı yaştaki bir Türk çocuğu ise 7.000 kelime...

Biz büyükler de Amreika'nın edebiyatını, bilimini, tekniğini kıskanıyoruz.

Adamlar yapmış abi...

 

''BİR MİLLETE YAPILACAK EN BÜYÜK KÖTÜLÜK, ONUN DİLİYLE OYNAMAKTIR.''

 

Bu söz Goethe'ye aitti galiba.

Sözün doğruluğundaki dehşete bakın ki, onu türkçeye çevirince: 'Adamın kucağına oturup diliyle oynamak' gibi bir anlam çıkıyor.

Neden?

Çünkü lisan'ı katlettiler.

Ve bağırıyorlar:

 

Yaşasın harf devrimi!

 

 

Üstad Necip Fazıl diyor ki:

-Bu işin saikini, amilini, illetini bir müessire bağlayamamamın sebebi nedir?

Şimdi yeni dil ile yazalım:

-Bu işin nedenini, nedenini, nedenini bir nedene bağlayamamamın nedeni nedir?

 

Yaşasın kuş beyinli on milyon genç.

Evet, insan kelimelerle düşünür.

Siz onun kelimelerini çalarsanız salaklaşır, düşünemez.

Yahudiler ölü dilleri İbranice'yi canlandırır...

Biz de öz dilimizi öldürürüz.

Ne diyelim?

 

Düşünemiyorum, öyleyse çağdaşım smile.pngwink.png

Gönderi tarihi:

Türkceyi bir ermeni dili olarak veya ermeni tarafindan hazirlanmis olarak göstermek Türk Ulusuna hakarettir bunu da ancak Türk düsmanlari yani Ermeni yandaslari yapabilir.Iste yukaridaki yazi bu düsmanlgin belgesidir.Osmanlica denilen ve sadece gayrimüslim analardan dogma Osmanli'nin konustugu bir dil yerine Türkcenin getirilisi ve dogal yapsi geregi Latince yazilmasi beyinleri Osmanlida ve 1400 yil öncesinde takilip kalmis güruhun keyfini kacirmistir.Türk Türkce konusmalidir,Alman Almanca,Fransiz Fransizca.Ancak Türk düsmanlari Türk ulusunun hem bagimsizligini kazanmis olmasini,hem kendi öz dilini yani atalarinin dilini konusuyor olmasi,Osmanlinin devsirme tarihine degilde Türk tarihini ögrenmesini hic hazmedememislerdir.Onlar icin önemli olan Allahin bile lanetledigi Mübarek millet!olan arabin dilini konusmak arapca yasamakti.Bugün müslümanlik ayaklarinda gezenlerin yasantilari tam bir arap bozmasi yasantisidir.Sakallariyla,kiyafetleriyle,yemeleri icmeleriyle kendilerini araplara özendirerek akillarisira kendilerini Türklükten soyutlayip daha cok müslüman olma özentisi icindedirler.

 

Bunlara verielcek tek cevap sudur:NE MUTLU TÜRKÜM DIYENE,NE MUTLU ATATÜRK GIBI BIR ÖNDERIM OLDUGUNA.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Tarih bilginize hayran kalıyorum sayın politika smile.png Selçuklu Devletini Anadolu Selçuklu devletini akabindeki Osmanlı Devletini okuyun öğrenin kimlerdir,hangi diller kullanılıyormuş vakıf olun.Türkçeyi Anadolu Selçuklu Devleti içinde sadece saray konuşmalarında kullanılmış resmi yazışma dili olarak farsça kullanılmıştır bunun yanında arapçada kullanılmıştır.Osmanlı Devletinin resmi dili Türkçedir ilk defa resmi yazışma dili olarak kullanan devlet Osmanlıdır ve 600 küsur sene bu dil zengin bir şekilde kullanılmıştır... siz harfleri dil ile karıştırıyorsunuz galiba smile.png İlk kayıtlı bilinenTürkçe Göktürk alfabesiyledir yani aşağıdaki gibi ;

 

orhunalfabesi.png

 

Şuan ki kullandığımız Türkçe latin harfleriyledir,Osmanlıda kullanılanTürkçe arapça harflerlerinden geliştirilmiştir sırf atanızın arap düşmanlığı,Kur'an yazısı olması,Osmanlı olması yüzünden neredeyse 1000 senelik bu dil katledilmiştir bu sebepten dolayı bir çok eski yazı yeni yazıda tam karşılığı bulunamamaktadır..Bu sebeptendir ki atanızın 1927 yılında Osmanlı Türkçesiyle yazdığı Nutuk adlı kitap 10 defa tercüme edilmeye ihtiyaç duyulmuştur..islik.gif

 

Türklük sizin atanızla başlamıyor sayın politika,atatürk diyerek Türklüğün atası olarak ifade etmek ancak 90 küsur senede Türk Tarihinden bi haber yatiştirilen bir nesilde mevcut olur..Türkçenin orjinalini latin harflerinden geldiğini düşünen bir nesilden daha ne beklenirki..? Üstelik büyük puntalarla Ne Mutlu Türküm Diyene yazısı yazan lakin Türklüğün,Türkçenin ne olduğunu bilmeyen bir nesil..original.gif

 

 

Atalarımızın dili Öz Türkçemiz; original.gif

 

Günler:

1- Pazar:Farsça, Kürtçe & irani diller

2- Pazartesi: Pazar-ertesi

3- Salı: Farsça, Kürtçe & irani diller

4- Çarşamba: Farsça, Kürtçe & irani diller

5- Perşembe: Farsça, Kürtçe & irani diller

6- Cuma: Arapça

7- Cumartesi: Cuma-ertesi

 

Aylar:

1- Ocak: "Ocak" (ateş yakılan yer, ev yuva)

2- Şubat: Süryanice

3- Mart: Latince

4- Nisan: Süryanice

5- Mayis: Latince

6- Haziran: Süryanice

7- Temmuz: Sümer ve ibranice

8- Agustos: Latince

9- Eylül: Süryanice

10- Ekim: Türkçe "ekme" Tarlaların sürülüp ekildiği ay...

11- Kasım: (Eski Türkçe) Yine de tartışmaya açık..

12- Aralık: Türkçe'deki "aralık" sözünden geliyor. Tartışılır.

 

Renkler:

1- siyah: Farsça

2- kahverengi: Anlami açık

3- gri: Fransızca

4- kurşuni: Kurşun madeninin renginde

5- kırmızı: "kırmıs" Arapça olabilir.Böcek ismi.

6- bordo: Bordeaux: Fransa'da bir şehir

7- turuncu: meyve renginden; turunc-u...

8- pembe: Farsça

9- yeşil: Türkçe'deki "yas" (diri) sözcügünden geliyor. Tartışılır

10- turkuaz: "Turkuaz" taşının rengi

11- mavi: Arapça

12- lacivert: Farsça

13- yavruağzı: kuş yavrularının ağız rengi

14- menekşe: Farsça

15- mor: Arapça

16- leylak: Yine bir çiçek rengi...

17- bej: Fransızca

18- kara: Diğer dillerde o kadar çok anlamı var ki en iyisi hiç bulaşmamak..

19- haki: Arapça

20- eflatun: ?

 

 

 

Devam ediyoruz

 

Biz de şöyle bir baksak:

 

Çiçek: Farsça (Çeçek)

Nebat: Arapça

Sebz: Farsça; yeşil anlamında

Hububat: Arapça

Bakla: Arapça

Bakliyat: Arapça

Baklava: Arapça

Gül: Farsça, Kürtçe

Müge: Fr; Muguet

Menekçe: Farsça-Kürtçe; Binevş

Sümbül: Farsça

Glayöl: Fr-İng

Lale: Farsça

Kakûle: Farsça

Zencefil: Arapça; Zencebil

Tarçın: Arapça

Domates: Meksika yerlilerinin dilinden

Çay: Çince

Kahve: Arapça

Şeker: Hint-Avrupa dillerinden

Reyhan: Arapça-Farsça

Turunç: Farsça

Portakal-Mandalin: Hint-Avrupa dillerinden

Narenc-Narenciye: Farsça

Greyfurt: İng; Grape-fruit

Brokoli: İtalyanca

Şebboy: Farsça (Şeb: Gece kelimesinden mülhem)

Kaktüs: Amerika yerli dilinden

Safran: Farsça

Nişasta: Farsça

Limon: Hint-Avrupa dilleri’nden

Kivi: Avustralya yerli dili

Avokado: Güney Amerika yerli dili

Hoş, güzel gonca anlamında,Gonca: Farsça

Şeftali: Farsça (Şeftalû)

Gülnar: Farsça; Nar çiçeği anlamında

Zeytin: Arapça; Zeytûn,

Meşe: Farsça

Ve daha binlercesi yabancı

 

 

Çoğu Yunanca olan Meyve, Sebze ve Bitki isimleri

 

Açelya Azalea

Ananas Ananas

Anemon Anemonis

Bamya Bamia

Barbunya Barbunia

Biber Piperi

Bulgur Bligouri

Fasulye Fasoulia

Fulya Fulia

Ispanak Spanaki

Karanfil Karafilli

Kayısı Kaisi

Kestane Kastano

Kiraz Kerasi

Krizantem Krisantemi

Köknar Kukunari

Lahana Lahano

Limon Lemoni

Mandalina Mandarini

Manolya Manolia

Mantar Manitari

Marul Maruli

Maydanoz Maidanos

Muşmula Mousmoula

Ökaliptus Ev Kalips

Papatya Papadia

Patates Patates

Patlıcan Patlatzani

Pırasa Praso

Portakal Portokali

Sümbül Zoumbouli

Vişne Visine

Yasemin Yasemi

 

 

Peki hayvanların?

 

Hayvan: Arapça, "Ayakta kalan, diri kalan, hayy kalan anlamında,

Akreb: Ar

Fâre: Arapça

Kedi: Hint-Avrupa dillerinden

Beygir: Farsça-Kürtçe: Bergir

Akbaba: Farsça-Arapça: Uqab

Öküz: Hint-Avrupa dillerinden

Zürafa: Arapça

Fil: Arapça

Timsah: Arapça

Krokodil: Yunanca,

Piton: Yunanca

Boa: Güney Amerika yerli dili

Jaguar: Güney Amerika yerli dilinde “Orman’ın Hayâleti” anlamında

Kukumav: Yunanca; Kukuvaya,

Papağan: Latin Amerika yerli dilleri

Kalkan: Yunanca

Kefal: Yunanca

Lüfer: Yunanca

İzmarit-İstavrit-İspari-İspendik-Levrek-İspermeçet-İspinoz-İskorpit: Yunanca.

Hepsini buraya çağırsam sığmazlar!

 

 

Yemek-tatlı-içki isimleri

 

Çorba; Farsça; Zırbe (Sarmısak çorbası anlamında)

Yahnî: Farsça

Lahmacun : Arapça

Kebab: Arapça

Biryan-Büryan (Püryan): Farsça; Kebab, pişmiş et anlamında

Lokum: Arapça

Peş Melba: Fr; Pêche Maelba (Melba Şeftalisi anlamında, Avusturya’daki Maelba düşesine ithaf edileb şeftalili bir tatlı)

Lalanga: Yunanca; Lalaga (Kızartma anlamında)

Nuriye: Arapça

Şŭbiyet: Arapça

Makarna: İtalyanca Makaroni

Spagetti: İtalyanca

Pizza: İtalyanca

Pasta: İtalyanca

Hamburger; İng-Alm

Bira: İtalyanca

Şarab: Arapça, Farsça, Kürtçe

Konyak: Fransızca

Whisky: İng

Keşkül: Farsça (dilenci kabı anlamında)

Milfőy (Mille-feuilles): Fr (Bin yaprak, bin tabaka anlamında)

Şerbet: Arapça

Şurub: Arapça

Şıra (Şire): Farsça

Şirden (Şirdan): Farsça

Likőr (Liqueur Fr, Liquor-Lat)

Krem Karamel: Fr

Gulaş (Guyaş); Macarca.

 

 

Çoğu Yunanca olan ve Günlük kullanılan Malzeme, Eşya ve Alet isimleri

 

Anahtar Anahtari

Cımbız Tsimpida

Çengel Tsingeli

Çember Tsemperi

Fener Fanari

Fırın Fournos

Fincan flitzani

Fıçı Foutsi

Fırça Fırtsas

Halat Halati

İskemle İskemle

Istaka Steka

Izgara Skara

Kavanoz Kavanos

Kiler Kelari

Kilit Klidi

Kiremit Keramidi

Kundak Kontaki

Kova Kouvas

Kümes Koumesi

Kutu Kouti

Lamba Lampa

Makara Makaras

Masa Maso

Mangal Mangali

Pabuç Papoutsi

Patik Patiki

Sünger Sfungari

Semer Samari

Teneke Tenekes

Tepsi Tapsi

Vernik Verniki

 

Osmanlica denilen ve sadece gayrimüslim analardan dogma Osmanli'nin konustugu bir dil..

 

Doğru söylüyorsun sana hak veriyorum soy anadan geldiği için yanlış uygulamalar olmuş yanlış eşler seçilmiş halbuki ulu önderimiz gibi baba bilinmeyen ama ana belli olması gerekliydiki Türk olduğunu anlayabilirdik..original.gif

 

 

Türkceyi bir ermeni dili olarak veya ermeni tarafindan hazirlanmis olarak göstermek Türk Ulusuna hakarettir bunu da ancak Türk düsmanlari yani Ermeni yandaslari yapabilir.Iste yukaridaki yazi bu düsmanlgin belgesidir.

 

Agop Dilaçar araştır istersen..whistling.gif

 

-http://www.iskenderiye.com/biyografi/33736-agop-dilacar.html-

Gönderi tarihi:

Önce Türkcenin ne oldugunu ögrenmelisiniz sonra da Selcuklunun kimler oldugunu ve de Türklerin kimler oldugunu ne konustugunu ögrenmelisiniz.Yoksa iskembeyi kübradan birseyler karalayip Türkcenin ne oldugunu anlatmaya calismayin.Önce ön Türklerin ne konustugunu ögrenin ama sizin kitabinizda yazmaz bunlar.

 

Ulu Önderin anasida belldir babasida bellidir ama Osmanliyi 700 yil yönetenlerin babalarinin kimler oldugunu sadece Osmanlinin parali tarihcileri uyduruyor.Osmanlinin babalarinin kimler oldugunu adam gibi tarihcilerin kitaplarindan ögrenin tavsiye ederim bosu bosuna para vererek uydurma tarhleri okumayin.Ulu Öndere yaptiginiz elestirileride aynen size iade ediyorum o edemez cünkü hayatta degildir onun yolunda olan birisi olarak ona sükran borcumu yerine getirmek icin bu elestirileri size iade ediyorum onun namina.

 

SÖZCÜ Gazetesi ile gurur duyuyorum en azindan Türk Ulusunun düsmanlari tarafindan cikarilan bir gazete degildir.Sahibi Türkiyede yasiyor CIA korumasi altinda ABD'de degil. Helal para ile basilip satiliyor ve yobazlarin ne mal olduklarini korkusuzca haber yapiyor.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Karandiu, tartışmaları ayrıntılara boğmuş "Demokrasi Komedisi ve AKP" başlığını çıkmaza sokmuşsun. Yazılanların çoğunu okudum sayılır. Kişilerle, gazetelerle uğraşmak çok mu eğlendiriyor seni?

 

Tartışmanın özünü, senin duruşunu açığa çıkaracak bir soru sormak aklıma geldi. Bunu cevaplayabilirmisin?

 

Demokratik/laik düzenden yanamısın, yoksa teokratik düzenden yanamısın?

Gönderi tarihi:

Önce Türkcenin ne oldugunu ögrenmelisiniz sonra da Selcuklunun kimler oldugunu ve de Türklerin kimler oldugunu ne konustugunu ögrenmelisiniz.Yoksa iskembeyi kübradan birseyler karalayip Türkcenin ne oldugunu anlatmaya calismayin.Önce ön Türklerin ne konustugunu ögrenin ama sizin kitabinizda yazmaz bunlar.

 

 

Engin Tarih bilginizle bizleri aydınlatırsanız sevinirim Selçuklular kimdir dilleri nelerdir ?,Osmanlı kimdir dilleri nelerdir..?

 

 

SÖZCÜ Gazetesi ile gurur duyuyorum en azindan Türk Ulusunun düsmanlari tarafindan cikarilan bir gazete degildir.Sahibi Türkiyede yasiyor CIA korumasi altinda ABD'de degil. Helal para ile basilip satiliyor ve yobazlarin ne mal olduklarini korkusuzca haber yapiyor.

 

 

Baştan şunu söyliyim okyanus ötesi kişilerle işim olmadı olmazda ,Bu günkü gibi kendi fikrimize zikrimize uyan her kişinin ardına düşecek olsaydık Adnan oktarın,Yaşar nurinin müridleri olurduk Biz İslamı kişilerde arayanlarda değiliz,Biz İslama Kitabından bakarız..

Gönderi tarihi:

Karandiu, tartışmaları ayrıntılara boğmuş "Demokrasi Komedisi ve AKP" başlığını çıkmaza sokmuşsun.

 

 

 

Detay demek istedin herhalde:) görüyorsun ya savunduğun detay kişilere göre olayları çıkmaza götürebiliyor..:)

 

 

Yazılanların çoğunu okudum sayılır. Kişilerle, gazetelerle uğraşmak çok mu eğlendiriyor seni?

 

Konu başlığı neydi..? "Demokrasi Komedisi ve AKP'' okudum sayılır demeni tamamını okumadığını varsayaratan biraz detaylandırırsak AKP Kongresine davet edilmeyen 5 gazeteye bu şekilde sansür uygulandığı söylenmekte..

 

1-Diğer haber kanalları varken,bu kanallar azımsanmayacak kadar fazla iken ve bunu canlı yayın ile halka aktarılıyorken buna sansür denemez denilemez..

2-Davet ev sahibinin çağırdığı kişilere yönelik olur eğer davet edilmiyorsanız istenmiyorsunuz demektir bu da bir Demokratik haktır..

3-Davet edilmeyen basın yayın organlarının manşetlerine bakıldığında Kişilerle uğraşması kimilerine göre doğru kimilerine göre yanlış oluşu Demokratik ise varın ''eğlendiriyormu sizi'' deyiverin..

 

Demokratik/laik düzenden yanamısın, yoksa teokratik düzenden yanamısın?

 

Demokrasiye Evet,Laikliğe Hayır...

Gönderi tarihi:

Detay demek istedin herhalde:) görüyorsun ya savunduğun detay kişilere göre olayları çıkmaza götürebiliyor..smile.png

 

Gereksiz ayrıntılara girmek sıkıyor insanı. Gerek duyulup, anlaşılması için karşı taraftan sorulduğunda girilmeli.

Konu başlığı neydi..? "Demokrasi Komedisi ve AKP'' okudum sayılır demeni tamamını okumadığını varsayaratan biraz detaylandırırsak AKP Kongresine davet edilmeyen 5 gazeteye bu şekilde sansür uygulandığı söylenmekte..

 

1-Diğer haber kanalları varken,bu kanallar azımsanmayacak kadar fazla iken ve bunu canlı yayın ile halka aktarılıyorken buna sansür denemez denilemez..

2-Davet ev sahibinin çağırdığı kişilere yönelik olur eğer davet edilmiyorsanız istenmiyorsunuz demektir bu da bir Demokratik haktır..

3-Davet edilmeyen basın yayın organlarının manşetlerine bakıldığında Kişilerle uğraşması kimilerine göre doğru kimilerine göre yanlış oluşu Demokratik ise varın ''eğlendiriyormu sizi'' deyiverin..

 

Demokratik rejimlerde kamuya mal olmuş partilerin kongreleri halkın vergisi ile yapılmaktadır. Helede iktidarda ve tüm toplumun yaşamını belirliyorsa.. Bu yüzden, her bireyin girme serbestisi ve hakkı vardır. Engellemek yanlıştır. Hatta suçtur. Parti ve STK kongreleri kişiye has özel yaşam alanı değildir.

 

Demokrasiye Evet,Laikliğe Hayır...

 

Laisizme neden karşı olduğunu da yazarmısın? Bu arada laisizmin tanımını da yapman gerekecek sanırım.

Gönderi tarihi:

Demokratik rejimlerde kamuya mal olmuş partilerin kongreleri halkın vergisi ile yapılmaktadır. Helede iktidarda ve tüm toplumun yaşamını belirliyorsa.. Bu yüzden, her bireyin girme serbestisi ve hakkı vardır. Engellemek yanlıştır. Hatta suçtur. Parti ve STK kongreleri kişiye has özel yaşam alanı değildir.

 

 

Bana kanun maddesini gösterin bende büyük puntalar halinde sansür yapmıştır yazacam ve olayı kapatacağım..

 

Siyasi Partiler Tüzel kişilerdir Devlet kurumları değildir.. Devlet kurumları dahi olsa vergisini veren her vatandaşın o kuruma elini kolunu sallayarak girme hakkını vermez..Eğer böyle bir hak kendinizde görebiliyorsanız TSK nın Y.A.Ş. Kararlarının alındığı toplantıya girin girebiliyorsanız

 

Siyasi Partilerin her sene verilen Devlet yardımından hariç kendi gelirleride vardır tamamen Devlet desteği söz konusu değildir bunuda düzeltim.

 

Siyasi Partilerin yapmış olduğu Büyük Kongre sırf Tüzel kişi oluş sebebiyle bile kendilerine özeldir bu kongrede Başkan mkyk üyeleri vs.seçimleri yapıldığı gibi Devleti ilgilendirecek herhangi bir karar alma oluşumuda değildir,bu yüzdendir ki Kongreye ev sahibi Davetiye ile davet etmektedir aksi düşünüldüğünde Davetiye gibi bir olgunun olmaması gereklidir sadece kongreye katılınması istenmeyenlere gelmeyin yazısı gönderilmiş olması gerekir..Halbuki akp kongreye misafirlerini davetiye ile davet etmiştir. Ev sahibi-Davetiye-Misafir !

 

 

Laisizme neden karşı olduğunu da yazarmısın? Bu arada laisizmin tanımını da yapman gerekecek sanırım.

 

Konuyu başka alana taşıyorsunuz sonrada bana başlık ve konunun aldığı durumdan dem vuruyorsunuz :)

 

Laisizm tanımından önce bunu doğuran sebebi görmek daha mantıklı olur..

 

Türkiye laisizmi, Fransız laikliğine dayanır. Fransa`da laikliğin ilan edilişi kilise- burjuva çatışmasının bir neticesidir. Fransız burjuvası, katı Katolikliğe dayalı Fransız Kilisesine karşı laisizmi Fransa`nın gelişmesi ve kendisinin yönetimde söz sahibi olması için bir ihtiyaç olarak görmüş. Bunun için kiliseye karşı kanlı bir mücadele vermiş ve laikliği ilan etmiştir.

 

Şimdi soru şu; Biz Katolikmiydik de Fransadan laikliği ithal ettik..?

Gönderi tarihi:

Laiklik kaba anlamiyla herkesin özgürce inancini yasamasi demektir.Ayrintilar ancak art niyet amaciyla irdelenir.

Biz Katolik miyiz diye soran kisilere önce sunu sormak isterim:Hiristiyanin ucagini,arabasini aliyor hiristiyan olmuyorsunda Katolikten laikligi alincami dindarlik akli9niza geliyor.

 

Laiklige karsi olmnak demokrasiye karsi olmak demektir,bugünkü basbakan laiklige karsidir cünkü "demokrasi bizim icin bir amac degil aractir"diyerek zaten zamaninda demokrasi karsiti oldugunuda ispatlamistir.Laik olmayanlar demokrat olamazlar,Türkiye de laiklige karsi olanlarin hangi cevreler olduguna baktigimizda sözlerimin dogrulugu kendiliginden ortay cikmaktadir.Laiklige karsi olanlarin neden Alevilere de karsi olduklarini bilmem anlatmamda bir yarar varmidir.Irkcilik ve dincilik ayni kategöride fakat farkli versiyonlarda iki kavramdir.Birisi sadece irk yobazligi yapar digeri ise din yobazligi yapar.Iste laiklige karsi olanlar din yobazidirlar yani insanlik düsmanidirlar.

 

AB'nin 2012 Türkiye raporunda basina karsi Türk yöneticilerinin hedef göstererek konusmalari agir bir dille elestirilmektedir.Dünyanin hicbir demokrat ülkesinde bir ülkenin basbakani veya bakanlari veya milletvekilleri veya bürokratlari medya hakkinda görüs belirtmez medyayi tehdit etmez,medya patronlarina sunu gazetenden at suna yazi yazdirma gibi baski uygulayamaz ama demokrat ülkelerde bu böyledir.Basbakan acik acik toplumu belirli medya organlarina karsi kiskirtmaktadir gerekce ise bu gazetelerin yalaka olmamasidir.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Laiklik kaba anlamiyla herkesin özgürce inancini yasamasi demektir.Ayrintilar ancak art niyet amaciyla irdelenir.

Biz Katolik miyiz diye soran kisilere önce sunu sormak isterim:Hiristiyanin ucagini,arabasini aliyor hiristiyan olmuyorsunda Katolikten laikligi alincami dindarlik akli9niza geliyor.

 

 

siz arabayı uçağı alırken öpücükmü veriyorsunuz ? :) ama laikliği bedavaya aldınız niye diğerlerini bedava alamıyorsun..?

 

 

Laiklige karsi olmnak demokrasiye karsi olmak demektir,bugünkü basbakan laiklige karsidir cünkü "demokrasi bizim icin bir amac degil aractir"diyerek zaten zamaninda demokrasi karsiti oldugunuda ispatlamistir.Laik olmayanlar demokrat olamazlar,Türkiye de laiklige karsi olanlarin hangi cevreler olduguna baktigimizda sözlerimin dogrulugu kendiliginden ortay cikmaktadir.Laiklige karsi olanlarin neden Alevilere de karsi olduklarini bilmem anlatmamda bir yarar varmidir.Irkcilik ve dincilik ayni kategöride fakat farkli versiyonlarda iki kavramdir.Birisi sadece irk yobazligi yapar digeri ise din yobazligi yapar.Iste laiklige karsi olanlar din yobazidirlar yani insanlik düsmanidirlar.

 

 

Sebep olmadan sonuç doğmaz..Laiklik sistemini doğuran sebeplere bakalım;

 

Laikliği oluşturan sebebe bakıldığında katolik kiliseye karşı çıkarılan bir sistem olduğu aşikar yani devletten din etkisini soyutlamak bununda gerekçesi katolik inancının çok katı oluşu..

 

LAİSİZM, AKLIN ÖNÜNÜ MÜ AÇTI?

katolik fransız kilisesi akla kuşkuyla yaklaşıyor. Hıristiyanların özgürce görüş beyan etmesine izin vermiyor, Hıristiyan olmayanların aklından yararlanmayı şiddetle yasaklıyor, aklın ürünlerini ceza konusu yapıyordu.. Bu durum Türkiyede geçerlimiydi laiklik sonrası gerçekleşmiş midir?

 

LAİSİZM, BİLİMSEL ÖZGÜRLÜK MÜ GETİRDİ?

Fransız kilisesi Katolikliğe dayalı katı yapısıyla bilimin gelişmesini engelliyordu.. Bu durum Türkiyede geçerlimiydi laiklik sonrası gerçekleşmiş midir?

 

LAİSİZM, HALK İRADESİNİN ÖNÜNÜ MÜ AÇTI?

Fransız kilisesi, monarşi yanlısıydı, halkın görüşünün yönetime yansımasını engelliyordu..Bu durum Türkiyede geçerlimiydi ? laiklik sonrasında gerçekleşmiş midir?

 

Laiklik sistemi toplumun yararına olan tüm olguları toplum için yapıldığı kanaatini öngörürsek toplumun buna kendi karar vermesi gerekmezmiydi?

 

Laisizmin ilanında halkın görüşü sorulmadığı gibi ilanından sonra da halkın itirazları şiddetle bastırıldı, bu itirazın sahipleri idam sehpalarına sürüldü. Dolayısıyla halk iradesi güçlenmedi, aksine zayıfladı.

 

Şimdi DEMOKRASİ bunun neresinde..?

Gönderi tarihi:

 

AB'nin 2012 Türkiye raporunda basina karsi Türk yöneticilerinin hedef göstererek konusmalari agir bir dille elestirilmektedir.Dünyanin hicbir demokrat ülkesinde bir ülkenin basbakani veya bakanlari veya milletvekilleri veya bürokratlari medya hakkinda görüs belirtmez medyayi tehdit etmez,medya patronlarina sunu gazetenden at suna yazi yazdirma gibi baski uygulayamaz ama demokrat ülkelerde bu böyledir.Basbakan acik acik toplumu belirli medya organlarina karsi kiskirtmaktadir gerekce ise bu gazetelerin yalaka olmamasidir.

 

 

Kişilerin özeline kişiliğine varana kadar toplumu ayrıştırmaya varana kadar manşet atması da, Askerlerin medya patronlarını arayıp atacakları başlığa kadar talimat vermesi de Demokratik bir uygulama olsa gerek.. :)

Gönderi tarihi:

Bana kanun maddesini gösterin bende büyük puntalar halinde sansür yapmıştır yazacam ve olayı kapatacağım..

 

Ülkede en önemli yasalar ihlal edilirken, her hangi basın kartı sahibinie tanınan yasa 46/c ye göre,

"Kanunen gizli olmayan veya idarece gizli yapılmasına gerek görülmeyen toplantı yerine serbestçe girme" kuralına kim uyar?

Siyasi Partiler Tüzel kişilerdir Devlet kurumları değildir.. Devlet kurumları dahi olsa vergisini veren her vatandaşın o kuruma elini kolunu sallayarak girme hakkını vermez..Eğer böyle bir hak kendinizde görebiliyorsanız TSK nın Y.A.Ş. Kararlarının alındığı toplantıya girin girebiliyorsanız.

Arkadaşım sen ipe un seriyorsun. Böyle tartışma olmaz. Tüzel yapı da olsa, birincisi "gizli" kararı alınmış bir toplantı değil. İkincisi herkese açık diye anons edilmiş bir toplantı. Üçüncüsü basına açık toplantı. Dördüncüsü antidemokratik faaliyet değil. Beşinci, altıncı onlarca haklılığımızı sayabilirim.

Siyasi Partilerin her sene verilen Devlet yardımından hariç kendi gelirleride vardır tamamen Devlet desteği söz konusu değildir bunuda düzeltim.

 

Devede kulak senin dediğin. Partiler asıl gelirini hazineden almakta. Benim ve basın çalışanlarının vergisi var. 1 Kuruş ta olsa benim paramı yiyor. Parasıyla beslendiği insana toplatılarda yasak koyması komedi gibi. Mantıksızlık.

 

Konuyu başka alana taşıyorsunuz sonrada bana başlık ve konunun aldığı durumdan dem vuruyorsunuz smile.png

 

Laisizm demokrasinin vaz geçilmez içkinliğidir. Biri olmadan diğeri olmaz. Burada, hele de AKP söz konusu olduğunda laisizm tartışması kaçınılmazdır. Kaldı ki başlık "demokrasi komedisi ve AKP" neden başlık dışı olsun? Tam da başlığa uygun konuyu konuşuyoruz.

 

Demokrasinin ve laisizmin tanımını yapmadan bu tartışma kısır olur. Yapacaksın ki laisizmi demokrasiyi bildiğini bileyim. Teokratik bir yapının icraatının neden/niçin kaynaklandığını irdeleyelim.

 

Konuşmalarından demokrasiyi ve laisizmi bilmediğin anlaşılıyor. Yada bilip te bilmemezlikten geldiğin..

Gönderi tarihi:

Evet o gazeteler gercek gazetelerdir haysiyetli ve serefli yayin yaparlar.

Umarim bunlari yazarken yüzünüz kizarmamamistir. Siz herhalde kisiye göre A gazetesi iyi ve gene ayni gazete icin baska bir kisiye karsin kötü diyorsunuz. Siz burada defalarca "BirGün ve Evrensel" gazeteleri icin bölücü, Türkiye ve Türk düsmani, .... gibi suclamalarda bulundunuz ama simdi bakiyorumda en haysiyetli gazeteler arasina girmeyi basarmislar. Bu kadarda olmaz ama sayin politika. Siz insanlari balik akillimi zannediyorsunuzda isinize geldigi gibi yaziyorsunuz burada?
Gönderi tarihi:

@ ,

 

Dernek, vakıf, sendika, şirket gibi oluşumlar hukuken varlık kazandıkları anda tüzel kişilik kazanırlar ve bu tip oluşumlara ÖZEL hukuk tüzel kişisi denilmektedir..

 

Daha bunun ne gibi açıklaması olabilir anlamış değilim hukuk çerçevesinde Siyasi Partiler ÖZEL'dir..

 

Özel kelimesinin anlamı: yalnız bir kişiye, bir şeye ait ya da ilişkin olan; dikkate değer, istisnai.

 

Senin,vergisi benim cebimden çıkıyor demen bu yapının özel olmasını değiştirmez bu devlet tarafından kendilerine tanınan bir istisnadır.Ayrıca basına açık değil Basın davetiyle,basın davet edilerek çağrılmıştır aksi olsaydı bahsi geçen 5 gazete kapıdan geri çevrilmiş olurdu halbuki davet edilmeme durumu vardır..

 

Özel kelimesini kavrayamamanız niye bu kadar güç hal aldıki? heralde vergi veriyorum benim paramla yapılıyor düşüncesi ağır basıyor olsa gerek..Birde olaya şu şekilde bak, devlet teşviği alan bir şirketin kanunlar dahilinde Özeli ne ise partilerinde özeli odur nihayetinde şirkete, benim verdiğim vergiyle bu çark dönüyor şunu yapacaksın bunu yapacaksın diyemiyorsan bu o şirketin Özel şirket oluşundan kaynaklanır..

 

Sonuçta kanunlarla belirlenmiş ÖZEL bir yapı var ortada ve kendisine getirilen bu özel yapı sayesinde kanunlar çerçevesinde her türlü kararı almaya,uygulamaya haizdir demektir.

 

Lailklik bir prensiptir,ilkedir yönetim şekli değildir Demokrasi ise yönetim şeklidir birbirinden neden ayrılmasın ki? Demokrasinin içinde inanç özgürlüğü,eşitlik,hak,hukuk,özgürlük yokmudur..? Dünyada Türkiye ve Fransa haricinde Anayasısında laiklik yazan hiç bir ülke yoktur ..Bana göre Anayasada belirtilen hükümlerin içeriği gereğincede laikliğin kavram bakımından hiç bir anlamı yoktur..

Gönderi tarihi:

@ ,

 

Dünyada Türkiye ve Fransa haricinde Anayasısında laiklik yazan hiç bir ülke yoktur .

Türkiye anayasasina yazdigi ve kabul ettigi "laikligi" dahi uygulamadi ve halada uygulamiyor. Türkiye icin bazi kanunlar sadece göz boyamak icin kagit üzerinde kalandir.

Hangi "laik" bir ülkede devlet eliyle din empoze edilir, yönlendirilir,.... vatandasina senin dinin budur diye bir buyruk yapar, ibadethenen illada camiidir gibi sacmaliklar söyler?

 

Türkiye'de yillardir insanlarin beyni devlet tarafindan yikanmistir, hayali kanunlar empoze edilmistir,..... ama aslinda Türkiye ne laiktir ne de demokrasinin uygulandigi bir ülkedir. Bu gecmiste de böyleydi simdide.

Gönderi tarihi:

Sözcü,Birgün,Evrensel gazeteleri kendi ideolojileri dogrultusunda haysiyetli gazetecilik yapiyorlar.Bana hakaret eden haddini bilmez kisi bunu idrak edecek kapasitede olmadigi icin saldiracak yer aramaktadir.Benim özel sahifemi neden ziyaret ettiginide cok merak etmekteyim.

 

Bu gazeteleri benim haysiyetli görmem ile neden yüzüm kizaracakmis bunu cözemedim.Ben Sözcü ve Birgün haric Evrensel ve Gündem gazetelerini okumam ve de karsiyimdir benim bu gazetelere karsi olmam demek bu gazeteleri kendi siyasi görüsleri anlaminda haysiyetsiz görüyorum demek degildir.Haysiyetsizlik döneklikle olur.Dün darbeye alkis tutanlarin bugün darbeye karsi olmalari haysiyetsizliktir.Bu ince cizgiyi anlamak kapasite isidir.

 

Has Partiyi kapatanlar haysiyetsizdir,Saadet Partisi ise haysiyetli bir partidir cünkü döneklik yapmiyorlar.Bu benim Saadet Partisini desteklemem anlamina gelmez ama dedim ya bunlari anlamak kapasite isidir kapasitesi yeterli olmayanlar ancak saga sola saldirma kolayligini tercih ediyorlar.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Karandiu,

açıklık ve netlik için kısa kısa yazışalım.

@ ,

Dernek, vakıf, sendika, şirket gibi oluşumlar hukuken varlık kazandıkları anda tüzel kişilik kazanırlar ve bu tip oluşumlara ÖZEL hukuk tüzel kişisi denilmektedir..

Anladım.

Daha bunun ne gibi açıklaması olabilir anlamış değilim hukuk çerçevesinde Siyasi Partiler ÖZEL'dir..

Siyasi partilerin özel olması, onun yasa/kural tanımaz olduğunu mu gösterir. Mesela toplum ahlakına, demokratik anlayışa ters davranmasını mı gerektiriyor.?

Özel kelimesinin anlamı: yalnız bir kişiye, bir şeye ait ya da ilişkin olan; dikkate değer, istisnai.

Bunu da anladım.

Senin,vergisi benim cebimden çıkıyor demen bu yapının özel olmasını değiştirmez bu devlet tarafından kendilerine tanınan bir istisnadır.Ayrıca basına açık değil Basın davetiyle,basın davet edilerek çağrılmıştır aksi olsaydı bahsi geçen 5 gazete kapıdan geri çevrilmiş olurdu halbuki davet edilmeme durumu vardır..

Ezberlerinden çık ta şuna cevap ver. Bir dernek ya da bir parti kongresini yaparken, basına, belli bir basına, kapalıyız der mi, diyebilirmi? Bu demokratik yapıya/ahlaka sığar mı?

Özel kelimesini kavrayamamanız niye bu kadar güç hal aldıki? heralde vergi veriyorum benim paramla yapılıyor düşüncesi ağır basıyor olsa gerek..Birde olaya şu şekilde bak, devlet teşviği alan bir şirketin kanunlar dahilinde Özeli ne ise partilerinde özeli odur nihayetinde şirkete, benim verdiğim vergiyle bu çark dönüyor şunu yapacaksın bunu yapacaksın diyemiyorsan bu o şirketin Özel şirket oluşundan kaynaklanır..

Sayende smile.png "özel"i kavradık ta, sen de şunu kavraman gerek: Şirketlerle partilerin tüzellik konumları ayrıdır. Birisi ticaridir diğerisi siyasidir. Siyasi olması ona devleti temsil etme hakkı verir. Devlet ise demokratik cumhuriyettir.

 

Kaldı ki bu hakkın bilinci o'na "ben tüm kesimin başbakanı olacağım" deme zorunluluğunda bırakmıştır.

 

Sonuçta kanunlarla belirlenmiş ÖZEL bir yapı var ortada ve kendisine getirilen bu özel yapı sayesinde kanunlar çerçevesinde her türlü kararı almaya,uygulamaya haizdir demektir.

 

Sen uzaydanmı geldin? Ne demek her türlü karar almaya hakkı vardır? Mesela ben belli bir anlayıştaki guruba olumlu, diğerine olumsuz davranacağım diyebilirmi? Bu derneği/partiyi denetleyen hiç mi hukuk diye bir erk yoktur?

Lailklik bir prensiptir,ilkedir yönetim şekli değildir Demokrasi ise yönetim şeklidir birbirinden neden ayrılmasın ki?

 

"Uzaydan mı geldin" sözünü bir daha kullandıttırma bana. smile.png

Demokrasi yönetim şekli ise, ilkeleri/kuralları olmaz mı? Geçen iletimde içkindir dediğimde "içkin" sözcüğünden ne anladın? Demokrasiler ideolojilerin veya inançların hükümlerine tabi olduğunda demokratikliği mi kalır?

 

Demokrasinin içinde inanç özgürlüğü,eşitlik,hak,hukuk,özgürlük yokmudur..?

 

"Demokrasiyi, laikliği bilmiyorsun yada bilmemezlikten geliyorsun" sözümü haklı çıkardın. "Özgür"ün anlamının "bağımsız" olduğunu da bilmiyorsun sanırım. Ya da "özgür"ün anlamının herkese özgürlük olduğunu da bilmiyorsun.

 

Bir devlet bakanı'nın kalkıp ta "alevilerin ibadet yeri camidir" demesi, ne derece demokratik ne derece laisizme uygundur, sen cevap ver. Ama atlama. Önemli sorularıma cevap vermiyor, sürekli ezberlerini okuyorsun.

Dünyada Türkiye ve Fransa haricinde Anayasısında laiklik yazan hiç bir ülke yoktur Bana göre Anayasada belirtilen hükümlerin içeriği gereğincede laikliğin kavram bakımından hiç bir anlamı yoktur..

Teokratik dayatma olmayan ülkeler, neden anayasalarına "laiklik te olmalıdır" yazsınlar ki?

Gönderi tarihi:

Laisizm-demokrasi-teokrasi-burjuva-feodalite kelimeleri belki göze ve kulağa çok hoş gelebilir.Ancak binlerce kez yazdığım gerçeği ne yazık ki değiştiremez.

Demokrasinin ne olduğundan haberimiz yok.Sadece Bir kelime olarak algılıyoruz.

Demokrasi'yi çarpıttığınız takdirde karşınızda haklar ve özgürlükler gibi bir şekle bürünür ki karanlığa giden yolu aydınlattığında şaşırıp kalırsınız.

Demokrasi,birlikte yaşayabilmenin zerafetini,inceliğini barındırır.

İnsana yakışır.

İnsan olmanın tadını demler.

Dini inançları olmayan bir kişinin namaz kılması için abdest almaya giden müslümana kurulansın diye havluyu uzatabilme zerafetidir.Müslümanın camiide geçireceği zamanda dükkanını emanet edeceği gayrimüslüme olan güveninin inceliğidir.

İşte böyle biçimlerin yaşanılabileceği ve wayy bee denilemiyecek seviyeye çıktığı ülkelerde demokrasi var demektir.

Demokrasi,paylaşabilmeyi,birleşebilmeyi ve daha iyiye gidebilmeyi hedefler iken tasniflemeyi,arşivlemeyi hedeflemez.Ne renk ile uğraşır,ne kimlik ile ne de inanç ile.

Demokrasinin tek bir derdi vardır.

İnsan.

Eeee peki bu nasıl olacak sorusu onu hiç ilgilendirmez.

O görev insanındır.

Ne kadar zor değil mi ?

Cebindeki smidin bir parçasını sokak kedisine uzatan çocuğun yüzündeki sevgiyi görebilen insanların şiarıdır demokrasi.

Diğerlerinin tümü çakmadır.

O cocuğun duygularını genişletmek,evrenselleştirmek insanın görevidir ve bunu yapabileceği tek yer ise demokrasidir.

Saygılarımla,

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.