Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

YA NE SORULAR AMA

BIRI ALLAH VARMIDIR?????????????

OBURU

ALLAH YOKMUDUR ??????????????

 

 

 

AMA HEPSINE CEVEAP VAR....................

 

 

 

HADI SEN GEL TARTIS BENIMLE BEN ALLAH VARDIR DIYORUM ..........

 

ANLAYAN ANLADI............

 

ÜSTELIK COK GUZEL DAVET EDIYORSUN SOHBETE KONU ACIYORSUN SU SÖZÜN COK GÜZEL ( SIKI ISE TARTISIN ) EVET SIKI HADI TARTISALIM ZATEN MORALIM BOZUK TAM KONUYU BULDUM................

  • Cevaplar 225
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:

Sevgili gnostik,

yazilarini henüz yeni okudum ve sunu belirtmek isterim ki, engin ve zengin bakisacindan dolayi seni tebrik ediorum.

Konuyu cok güzel yönlendiriosun! ve görüslerine de katiliorum ayrica :)

 

Saygilar

 

alaTurka

Gönderi tarihi:
var mısınız işi biraz daha heyecanlı ve kanlı bir tartışma şekline sokalım.

bazen heyecan insana yarıyor gibi. tartışılamaz olarak görülen şeylerin tartışma konusu yapılması onlara ayrı bir değer katacaktır.

 

anladığım kadarıyla herkes başörtüsünün bir arap adeti olduğunu düşünüyor. dolayısıyla islamla birlikte bize geçmiş bir uygulama. gelin durumu biraz daha genişletelim. sizce her namazdan önce abdest alınması da bir arap geleneği olabilir mi. orası sıcak memleket. bilirsiniz. aynı ritüeli kutuplarda gerçekleştirmek neredeyse imkansız. yani bu uygulamanının kutuplarda yaşama şansı yok. dolayısıyla evrenselliği konusunda şüpheler hasıl olabilir. yoruma açık bir konu mu sizce. yani abdest almadan Allaha yönelmemiz inancımız açısından bir sorun oluşturur mu?

8102[/snapback]

 

Insanlar her ortamda temizlenme gergi duyduklari icin, bunu her yerde yapabilirler.

Her namazdan önce abdest almak, bir temizlik geleneginin yerlestirilmeye calisilmasindan olabilir diye düsünüyorum. Abdetsin ibadet ile degil, temizlik ile ilgisi vardir.

 

Yine kendi düsünceme göre, allaha inanmanin abdest almayla uzaktan yakindan ilgisi yoktur. Insan, inanma geregi hissediyorsa, bunu dünyanin her kösesinde diledigi gibi icra edebilir.

Abdest alacak su bulamayinca, ya da abdest alinacak su buz tutunca inancta eksilme mi oluyor. Hayir.

Insan denen memeli canli, her ortamda bir cözüm yaratacak zekaya sahiptir.

 

:excl: Yeter ki, inanclarini diger inanctaki insanlara karsi hüküm niteliginde kullanmasinlar.

sevgiler

Gönderi tarihi:

İŞTE ARKADAŞLAR BAZI İNSANLARIN GÖRÜŞLERİNDEKİ AT GÖZLÜĞÜNÜ BEN YAŞAMIMDA ÇOK GÖRDÜM.

 

DİNİ UYGULAMALARDA İMAN EDEN İNANDIĞI YOLDA YÜRÜMEYE ÇALIŞIR AMA İÇİNDE BULUNDUĞU İMKANLARI SEFERBER EDEREK TABİ.

 

KİŞİ ELİNDE OLMAYAN KISITLAMALARDAN SORUMLU TUTULAMAZ.DİN ADINA BUNU YAPMAYA KALKIŞAN KARACAHİL BİR HIYARDIR.

 

TERLEKLİ SANDALYEDE OTURAN BİR ORTOPEDİK ENGELLİDEN BİR BANKANIN GÜVENLİK ELEMANLIĞINI YAPMASINI O ENGELLİDEN İSTEYEMEZSİNİZ, ZORLA YAPSANIZ DAHİ YAPTIĞINIZ İŞ HIRSIZLARI DAHA DA CEZBEDECEKTİR, BANKA SOYULUNCA DA O ENGELLİYİ AZARLAYAMAZSINIZ.

 

ÇOK ÇEŞİTLİ ARINMA YOLLARI VARDIR VE HER NİRİM İÇİNDE BULUNDUĞU ŞARTLAR İÇİNDE GAYRET EDER KESİNLİKLE KINANMASI DOĞRU DEĞİLDİR

Gönderi tarihi:

hayal kurmak çok eglencelidir. yazıları okurken şöyle bir hayal kurdum az önce. diyelim ki bu tartışma uzadı uzadı uzadı... ve herkes abdestin ibadetle değil daha cok temizlik ve toplumsal sağlık açısından gerekli görülen şeyler olarak konulduğuna inandı. böyle bir insan düşünün. gerekli temizliğini yapıyor. tırnaklarını zamanından önce kesiyor. üstü başı temiz. zaten her gün düzenli olarak duş alıyor. terleyince de gidip mümkün olduğunca ya da elinden geldiğince suyla temizleniyor. yani gerekli olan önlemlerini alan nezih bir insan. heyecanlı olsun. hayallerimizi şöyle uzatsak. ... bunun içine orucu da katsak. desek ki, karşımızda birisi var ve bu insan tanrıya karşı son derce saygılı. karakterli bir insan, dürüst bir insan, tanrıyı onun için bir şeyler yapabileceğine dair ikna etmek isteyen birisi. gerçekten de böyle bir insan düşünün. tıka basa yemek yemenin kendisine zarar vereceğinin farkında. aç olan insanlara elinden geldiğince yardım ediyor. aynı insan ramazan ayında güzel bir kahvaltı yemeğinden sonra işlerini organize edip tüm inananlara ortak bir mekanda akşam yemeği/iftar yemeği veriyor olsa o kişi için ruhen tatmin olmuş gözüyle bakabilir miyiz?

 

yani ibadetlerde amaç ne olmuş olabilir. aç kalmak mı, eğilip kalkmak mı. yoksa ruhen insanları eğitmek için konulan uygulamalar mı bunlar. yani bunların ötesinde zihinsel anlamda değişimler mi hedeflenmiştir sizce. zihinsel değişim toplumsal anlamda belki gerçekleşemez ama kişisel olarak bunu başarmış insanların üzerinden de bu türden ibadet yükümlülükleri de düşmüş olur mu. tıpkı hastalardan kalktığı gibi.

 

bunlar ibadetle ilgili olan rüyalarım.

 

sizce ibadetlerle amaç ne olmuş olabilir.

 

baştan beri tanrının varlığıyla ilgili başladık. ama onun ötesinde önemli konuların varlığının farkına vardık. kimse tanrıyı ispatlayamaz. kimse de yokluğuyla ilgili deliller getiremez. bunlar kısır tartışmalar olur. ama böyle bir tartışmanın ben daha verimli olacağına inanıyorum.

 

ne dersiniz? ister tanrı buyruğu deyin ister yönetim sorunundan dolayı yöneticiler tarafından geliştirilmiş birformüldür deyin, sizce ibadetlerle ne amaçlanmış olabilir.?_

 

amacımızı bilirsek sorunlarımızı da çözeriz diye düşünüyorum.

 

saygılar..

Gönderi tarihi:
hayal kurmak çok eglencelidir. yazıları okurken şöyle bir hayal kurdum az önce. diyelim ki bu tartışma uzadı uzadı uzadı... ve herkes abdestin ibadetle değil daha cok temizlik ve toplumsal sağlık açısından gerekli görülen şeyler olarak konulduğuna inandı. böyle bir insan düşünün. gerekli temizliğini yapıyor. tırnaklarını zamanından önce kesiyor. üstü başı temiz. zaten her gün düzenli olarak duş alıyor. terleyince de gidip mümkün olduğunca ya da elinden geldiğince suyla temizleniyor. yani gerekli olan önlemlerini alan nezih bir insan. heyecanlı olsun. hayallerimizi şöyle uzatsak. ... bunun içine orucu da katsak. desek ki, karşımızda birisi var ve bu insan tanrıya karşı son derce saygılı. karakterli bir insan, dürüst bir insan, tanrıyı onun için bir şeyler yapabileceğine dair ikna etmek isteyen birisi. gerçekten de böyle bir insan düşünün. tıka basa yemek yemenin kendisine zarar vereceğinin farkında. aç olan insanlara elinden geldiğince yardım ediyor. aynı insan ramazan ayında güzel bir kahvaltı yemeğinden sonra işlerini organize edip tüm inananlara ortak bir mekanda akşam yemeği/iftar yemeği veriyor olsa o kişi için ruhen tatmin olmuş gözüyle bakabilir miyiz?

 

yani ibadetlerde amaç ne olmuş olabilir. aç kalmak mı, eğilip kalkmak mı. yoksa ruhen insanları eğitmek için konulan uygulamalar mı bunlar. yani bunların ötesinde zihinsel anlamda değişimler mi hedeflenmiştir sizce. zihinsel değişim toplumsal anlamda belki gerçekleşemez ama kişisel olarak bunu başarmış insanların üzerinden de bu türden ibadet yükümlülükleri de düşmüş olur mu. tıpkı hastalardan kalktığı gibi.

 

bunlar ibadetle ilgili olan rüyalarım.

 

sizce ibadetlerle amaç ne olmuş olabilir.

 

baştan beri tanrının varlığıyla ilgili başladık. ama onun ötesinde önemli konuların varlığının farkına vardık. kimse tanrıyı ispatlayamaz. kimse de yokluğuyla ilgili deliller getiremez. bunlar kısır tartışmalar olur. ama böyle bir tartışmanın ben daha verimli olacağına inanıyorum.

 

ne dersiniz? ister tanrı buyruğu deyin ister yönetim sorunundan dolayı yöneticiler tarafından geliştirilmiş birformüldür deyin, sizce ibadetlerle ne amaçlanmış olabilir.?_

 

amacımızı bilirsek sorunlarımızı da çözeriz diye düşünüyorum.

 

saygılar..

8191[/snapback]

 

Yazinizin son cümlesinden anlasildigina göre, siz bir seyleri kurcalamak istiyorsunuz :D O halde icinizi rahatlatayim.

 

Gecenlerde bir koyun fciasi yasanmisti. Gazetlerde okuyunca kara mizah gibi gülesi geliyor insanin.

Iste yorumunuzun son sorusuna yanitim, koyun faciasindan baska bir sey degildir :D

Gönderi tarihi:

gnostik <<SİZCE İBADETLERLE NE AMAÇLANMIŞ OLABİLİR ? >>

 

LAFI HİÇ UZATMAYA GEREK YOKTU, ŞU SÖZÜNÜZ YETERLİYDİ GNOSTİK.

 

İŞİN BAŞI BİZDEKİ ATIL VAZİYETTE DURAN % 95 LİK BEYİN KAPASİTEMİZ. İŞTE BÜTÜN MESELE BURADA.

 

BEYİN KAPASİTEMİZİ % 5 LERDEN YUKARIYA ÇIKARMANIN USUL VE KAİDELERİ BELİRLENMİŞ VE HER DEVİRDE RASULLERCE TOPLUMLARINA AÇIKLANMIŞTIR.BUNA İSTEYEN İNANIR VE UYGULAR, İNANMAYANDA UYGULAMAZ. HİÇ KİMSEYE ZORLAMA ZULÜM YAPILMAZ.

 

NAMAZ,ORUÇ,HAC VE ZEKATIN HEM KİŞİSEL, HEM TOMLUMSAL, HEM SAĞLIK, HEM RUHSAL BİR ÇOK GETİRİLERİ VARDIR.UYGULAYAN SAMİMİYETİ ÖLÇÜSÜNDE MÜKAFATLARINA KAVUŞUR.

 

BENCE BİRBİRİMİZİ BU KONUDA ÜZMEYELİM.ÇÜNKÜ HERKES NEYİ İSTİYORSA ONA KAVUŞUYOR. NEYİ SEVERSENİZ SEVİN GERÇEKTE SEVDİDİĞİNİZ HAKKTIR.

 

GNOSTİK İBADETLERİN NE GETİRİLERİ VAR ÖĞRENMEYİ GERÇEKTEN ARZU EDİYORSAN SANA ADRES VE KİTAP ADI TAVSİYE EDEBİLİRİM.

Gönderi tarihi:

ibadetin niye gerekli olduğu konusunda dinin bize verdiği cevapları tartışmıyoruz. ayrıca ibadetlerin fiziki anlamda, yani söylemesi bizaz zor ama spor olsun diye tanrının buyurduğu açıklaması bana çok saçma ve komik geldi. pekala bunun için spor yapmamızı da önerebilirdi. aynı mantıkla bakarsak spor yapan insanların o zaman ibadete ihtiyaçları yok demektir.

 

oruç tutmak ciğerlerimizive midemizi mi dinlendiriyor. ya dinlendirmediğği ortaya çıkarsa ibareti nereye koyacağız.

 

tavsiye kitap teklifi için teşekkür ederim.

 

kitaptan hiç bir zaman din öğrenilmez bence. din öğrenilen bir şey değildir. yaşanılan bir fenomendir. ama şu konuda sıkıntım var. belki aklını daha iyi çalıştırmasını bilen birisi bize ibadetlerin amaçlarını, dikkat edin yararlarını demiyorum çünkü bu açıdan bakarsak zinanın da insan bedenine pek çok faydası vardır, bize açıklasın?

 

ibadetlerle amaçlanan nedir?

dikkatli okuyalım: ibadetlerle amaçlanan nedir?

 

saygılar

Gönderi tarihi:

BEN BURADA İBADET OLARAK NAMAZ KILMAYI ELE ALMAK İSTİYORUM.

BENCE ALLAH'IN BİZİM KILDIĞIMIZ NAMAZA İHTİYACI YOK. O ZAMAN NAMAZ

KILMAMIZI NEDEN İSTEMİŞ OLSUN Kİ?

 

YİNE BENCE BURADA NAMAZ KILMAK TAMAMEN BİR SİMGEDİR.ÖNEMLİ OLAN GÜNDE

5 VAKİT SADECE O'NUN RIZASINI ALMAK İÇİN BİRŞEY YAPMIŞ OLMAKTIR.

BU BENCE BÜTÜN İBADETLER İÇİN BÖYLEDİR.HEPSİ ALLAH RIZASI İÇİN

YAPILIR.

 

KISACASI İBADETİN AMACI ALLAH RIZASIDIR.

PEKİ SIRF ALLAH İÇİN YAPILAN HERŞEY İBADET SAYILABİLİR Mİ DERSENİZ

BUNU BİLEMEM...

Gönderi tarihi:

Ibadet:

 

:excl: Dinsel acidan insanin, yaraticisinin karsisinda acizligi, ona siginma, ondan bir felekt gelmemesi icin ortak yakarma anlamini icerir.

:excl: Sosyolojik acidan ayni dinin insanlarinin ayni ibadetlerde bulunmasi, dinsel ögeler ile bir devlat teskilati olusturma, toplumu ortak bir paydada birlestirme amacini icerir.

:excl: Kisisel acidan, kötülüklerden arinmak, belli zamanlarda yapilarak sürekli yaraticiyi akilda tutup dinin gösterdigi yoldan ayrilmadan temiz bir bicimde cennete gitmek icin yapilmasi gereken ev ödevlerine benzer ibadetler.

Gönderi tarihi:

REKLAMLARI DİNLEDİKTEN SONRA şunu söyleyebiliriz: allahın rızasını kazanmak için yapılan şey namaz olmaya bilir. inanan açısından bu tartışma boyunca zaafa neden olup doğruyu görmemize engel olabilir. Allahın rızasını kazanmak bence ibadetlerde amaç olmamalı. düşünsenize bir takım terör örgütlerini. onlar karınlarına kilolarca bombayı bağlayıp sırf allahın rızasını kazanmak için kadın ve çocukların, ihtiyarların yani insanların arasına dalıp bombayı patlatabiliyorlar. amaç ne? Allahın rızasnıı kazanmak mı sizce? Öyle inanıyor. peki gerçekte allah razı oldu mu? ama inanan tatmin olmuştu. namaz açısından da aynı bakış açısıyla bakın. biz tatmin olduk diye sizce allah razı olmuş olabilir mi?

 

Allah rızası için çoçuklara kurşun sıkanlar başkalarının yerine ölüm hükmünü verenler var. sizce allah onlardan ebediyyen razı mı yaptıkları karşısında. inanın onların yaptığı ve cihat dediği şeyler de ibadet sayılır kendi açılarından.

 

sizce amaç allahın razısı olabilr mi?

 

BENCE HAYIR?

 

aRAMAYA DEVAM EDECEĞİZ!

Gönderi tarihi:

Evliya Gibi Kişi Neden İmansız Öldü?

 

 

Hani bakarız kişinin konuşmalarına anlattıklarına da, deriz ki, “evliya gibi adam”!... Ama bir de bakarlar ki, o kişi “imansız” gitmiş yeni yaşam boyutuna!.

 

İnanılmaz gelir bu bize!... Ortaya koyduğu fiiller veya konuşmalar yahut görünüşü, bizde “evliyadan” zannını oluşturacak kadar belirgin olmasına karşın, neden böyle bir kişi “imansız” olarak yeni yaşam boyutuna geçer?

 

Bu konuyu sorguladığımda şöyle bir olay müşahede ettim...

 

Hepimizin bildiği meşhur açıklaması vardır Rasûlullah aleyhisselâmın:

 

“Kişi ne hâl ile yaşarsa o hâl ile ölümü tadar; o hâl üzere bâs olur ve o hâl üzere kâbir âleminden mahşer âlemine geçer!.”

 

Anlam olarak böyle açıklama.

 

Şimdi beynin çalışma sistemi hakkında şu bilgiyi hatırlayalım...

 

Beyinde iki tür hafıza-bellek (memory) mevcut...

 

Birincisi “short term memory” yani kısa süreli bellek-hafıza, diğeri de uzun süreli hafıza (long term memory)...

 

Kısa süreli hafıza yani önbellek, gün içinde kullandığımız verilerin muhafaza edildiği; anlık değerlendirmelerin yapılarak fiilleri ortaya çıkartan bölüm. Bu bazen birkaç saat, bazen de uyanık kaldığımız süreye kadar uzanan bir süreç. Önbellekte çalışma yapan bilinç, kendisinin gerekli gördüğü bu sürecin sonunda elindeki verileri bazen ana hafızaya aktarıyor bazen de aktarmadan silip atıyor. Tıpkı bilgisayardaki RAM ile Hard Disk gibi...

 

Ancak burada şu hususu iyi anlayalım..

 

Biz yıllar içinde edindiğimiz bilgileri, şartlanmaları ve değer yargılarını, hatta genetik yoldan bize intikal eden verileri ana hafızada barındırırken; ön bellekte ise, (Ram karşılığı olan) bilinç, bedenden beyne ulaşan istek ve dürtüleri, hormonal yoldan gelen itmeleri ve dahi oluşan duyguları esas alarak, içinde bulunduğumuz anı değerlendirir.

 

Önbellek bu süreçte gerek gördükçe ana bellekten de yararlanır!.

 

Meselenin püf noktası işte buradadır düşünceme göre!

 

Zekâ veya akıl ön bellekte işini görürken, yani bir konuda karar verme durumundayken, ana bellekte ne kadar doğru ve mantıklı bilgi ve değer yüklenmiş olursa olsun, daima bedensel dürtüleri ve duyguları da dikkate alır; ve hatta onların etkisi altında karar verir!.

 

Bedensel dürtüler veya duygular ise, başta hormonal üretim olmak üzere, bedenin tüm biyokimyası ile çok yakından ilgilidir.

 

Konu içinde olanların yakından bildikleri üzere, çeşitli hormonların aşırı veya yetersiz üretilmesi kişinin psikolojik dengesi üzerinde önemli değişiklikler veya büyük dengesizlikler oluşturabilir.

 

İşte bu durum yani bedensel dürtüler; astrolojik etkiler, şartlanmalar veya yanlış bilgiler, önbellek havuzunda toplanan veri girdilerinin değerlendirilmesinde son derece önemli rol oynayarak; kişinin ana bellek veri tabanındaki bir takım doğru ve gerçek bilgilere rağmen, olması gerekenin aksi istikâmette davranışlar ortaya koymasına, yanlış değerlendirmeler ve uygulamalar yapmasına yol açabilir.

 

Kişisel kanâatim odur ki, karaciğerin sağlık düzeninin bozulması, bünyenin çeşitli metabolik ve biokimyasal dengelerini değiştirmekte; bu durum da otomatik olarak beyne yansıyarak, zeka veya aklın önbellekte yaptığı değerlendirmelerde pek çok yanlışlara yol açmaktadır. Bu yüzden karaciğere zarar veren her şeyden kesinlikle kaçınmak gerekir beyin sağlığımız ve sağlıklı düşünce yapısına sahip olmamız için!.

 

Nefs kelimesiyle işaret edilen şuur (beden değil), önbellekteki değerlendirmeleri sırasında, astrolojik etkiler, bedensel dürtüler ve duyguların yoğun bombardımanına rağmen; ana belleğinde bulunan gerçekçi verilere göre yaşamına yön verebilirse, o kişinin dünyası da âhireti de mamûr olur. Bu da ancak onun bilincini, “nefsini tezkiye etmesi” ile, yani tasavvuf terbiyesi ve İslâm Dini verileriyle arındırmasıyla mümkün olur.

 

Bunu gerçekleştiremez ise, o zaman da, hem yaşamı hem de geleceği hayli sorunlu olacak demektir!.

 

Önce 40 vakit olarak namaz teklif edilmişken, sonuçta 5 vakit namaz yaşanmasındaki amaç da işte bu noktada konumuzla çakışmaktadır.

 

Niçin 5 vakit namaz?

 

KUR'AN'I EN İYİ DEĞERLENDİREN KİŞİ OLARAK RASÛLULLAH Muhammed Mustafa aleyhisselâm 5 vakit namaza devam etmiş ve tüm çevresiyle de bunu yaşamı boyunca uygulamıştır!

 

Bizim olayı değerlendirme yönümüz itibariyle, bu olaydaki ana amaç şudur.

 

Daha önce de çeşitli konular arasında anlattığımız üzere, Namaz yaşanan bir olaydır, kılınmanın ötesinde!.

 

“Vay o namaz kılanların hâline ki Namazlarından gaflet içindedir” hükmünü düşünelim...

 

Yani...

 

Kişi, namaza durduğu zaman, “Fatiha’sız Namaz olmaz” hükmünce, okuduklarının manasını düşünür ve yaşar. Bu düşünceyle de, namaza girmiş olur!.

 

Bu düşüncenin sonucudur ki, beden varlığının kendisinin kullandığı geçici bir araç olduğunu; kendisinin, beden ötesi bir varlık ve hatta “halife” olarak, özündeki “ilahî” kuvveleri keşfetmek; bunları “kuvve”den “fiile” çıkarmak; bu kuvvelerle donanımlı olarak ölüm ötesi boyuta geçmek zorunda olduğunu farkeder ve hisseder.

 

İşte bu hissediş ve hatırlayış, kişinin önbellekteki düşünsel faaliyetlerine ve yaşama bakış açısına kazandırdıklarıyla, bir sonraki vakte kadar yaşamına yön verir.

 

Bu da en azından 5 vakte bölünmüştür kişinin uyanık olduğu süreç içinde... Önbellek çalışma düzenine bağlı olarak!. Böylece kişi “iman” hâli içinde yaşar bir sonraki vakte kadar!.

 

Esasen, namaz vakitle kayıtlı olmayıp; her vaktin namazı söz konusudur!.

 

Bir kişi din bilgilerini hatmetmiş, tasavvuf bilgilerini ezberlemiş; en ince ayrıntısına kadar ana belleğine yerleştirmiş ve gerek duyduğunda da tıpkı bir bilgisayar gibi bütün bunları tekrarlıyor olabilir!. Bu hâliyle de o, herkesin onu “evliya”dan gibi görmesine rağmen, bir felsefeci olmaktan öteye geçemez!.

 

Eğer, bilinci, yaşadığı andaki değerlendirmeleri sürecinde, bedensel dürtülerine esir olmaktan kendini alakoyamıyorsa; veya duyguları yüzünden, akla mantığa ve ana belleğindeki “iman bilgilerine” rağmen, onlara ters düşen davranışlar sergiliyorsa; sonuçta “imanî gerçeklerden” perdelenerek o anki fiillerini ortaya koyuyorsa; böyle bir hâl içindeyken “imansız” olarak ölümü tatması işten bile değildir!. Bâs oluşu da “imansız” olarak gerçekleşecektir elbette bu durumda!.

 

İşte bu nedenledir ki, kendinin ölüm ötesi sonsuz yaşam için varolmuş bedensiz varlık olduğuna iman etmemek anlamına gelen beden dürtülerine veya duygularına tâbi olarak aklın gereklerine ters düşen davranışlar ortaya koymak, sonuçta kişinin önbellekte yaşanan bu “imansızlık” hâliyle ölümü tatmasına yol açar!... Bilgisine, konuşmalarına hayran olan insanlar, onu “veli” sansalar dahi!.

 

Bu konu aslında çok geniş bir konu... Bana bu konuda açılanın ana hatlarını sizlerle paylaşmak istedim. Sizler de bu konuda düşünerek daha pek çok detayı keşfedebilirsiniz elbette...

 

Yüksek kolestorolün veya hormonal dengesizliklerin beyinde nasıl etkiler oluşturarak, psikolojiyi ne şekilde etkileyebileceğini düşünüyor muyuz?

 

Karaciğere zarar veren maddeler kullanımı sonucu metabolik dengelerin etkilenmesiyle, beynin, vücudun değişen biyokimyası altında ne tür psikolojik dengesizliklere girebileceğini hatırımıza getiriyor muyuz?

 

Dedim ya, konu sanırım benim yazdıklarımdan çok daha kapsamlı... Ve insanlık şu anki bilgisiyle bu konuda henüz, baltayla beyin ameliyatı yapma düzeyinde gibi!

 

Beynimize, karaciğerimize ve hormonal dengemize zarar verecek şeylerden uzak durmamız, belki de bize ölüm ötesi sonsuz yaşamın hiç farkında olmadığımız güzelliklerini kazandıracaktır...

 

Bu konuyu iyi düşünelim.

 

AHMED HULÛSİ

29 Haziran 2003

NC, USA

Gönderi tarihi:
AYRICA ESRA'DAN DOLAYI KADINLAR HAKKINDA DA BİR TARTIŞMA KONUSU AÇMAK İSTERİM. AMA ÖNCE ŞUNU BİTİRELİM. TEHLİKELİ ŞEYLERLE OYNAMAK İNSANA HAZ VERİR. KADIN VE DİN GİBİ....

8192[/snapback]

 

 

 

hani benden dolayi bir konu accaktin buyur ac asil acmazsan gucenirim......

Gönderi tarihi:

DUA

 

ALLAHIM KENDİNİ BİR ŞEY ZANNEDEN DENGESİZLERİN DİLİNE DÜŞMEKTEN

 

KARADUL GİBİ KARA CAHİL KULLARINA ÇATMAKTAN

 

RUHU KARA BALÇIĞA DÖNMÜŞ ŞİZOFRENLERDEN

 

SANA SIĞINIRIM ALLAHIM

Gönderi tarihi:

" Hani bakarız kişinin konuşmalarına anlattıklarına da, deriz ki, “evliya gibi adam”!... Ama bir de bakarlar ki, o kişi “imansız” gitmiş yeni yaşam boyutuna!.

 

İnanılmaz gelir bu bize!... Ortaya koyduğu fiiller veya konuşmalar yahut görünüşü, bizde “evliyadan” zannını oluşturacak kadar belirgin olmasına karşın, neden böyle bir kişi “imansız” olarak yeni yaşam boyutuna geçer? ""

 

 

YAZINIZIN TÜMÜNÜ OKUDUM. FAKAT BENI SON DERECE RAHATSIZ EDEN YERINI DE ALINTI OLARAK ALDIM.

 

EVLIYA GIBI ADAMDI DIYORSUNUZ. GÜZEEL.

PEKI SORMAK ISTEDIGIM SU.

 

:excl: O ÖLEN ADAMIN IMANSIZ GITTIGI HÜKMÜNÜ KIM VERIYOR?????

:excl: HANGI DELALET VE GAFLET ICINDEKI KISI VERIYOR IMANSIZ GITTIGINI.

:excl: NEREDEN BILIYORSUNUZ IMANSIZ GITTIGINI?

:excl: IMASIZ GIDISIN HÜKMÜNÜ ALLAH MI; INSAN MI VERIYOR?

 

BAKINIZ, ALINTI YAPTIGINIZ YAZININ YAZARI BILE; ALLAHA MÜDAHELEDE BULUNARAK GÜNAH ISLEDIGININ FARKINDA DEGIL BELKI.

NASIL MI?

 

EVLIYA GIBI ADAMDI DEYIP, ALLAH ADINA IMANSIZ GITTI HÜKMÜNÜ VEREREK.

 

KURAN; KULLAR HAKKINDA ALLAHTAN BASKA HÜKÜM VERECEK OLAN YOKTUR DEDIGINE RAMEN, CÜBBELI AHMET KILIKLI INSANLAR CIKIP, KIMILERINI; CEHENNEME ATMAKLA; KIMILERINI IMANSIZ GITTI DEMEKLE ALLAH ADINA HÜKÜMLER YAGDIRARAK SUC ISLEMIYORLAR MI DERSINIZ?

 

 

NE DIYOR KOCA YUNUS:

HOCA EFENDI, HOCA EFENDIII

ELIFI MERTEK(DIREK) MI SANIRSIN?

KIRK BIN DEFA HACCA GITSEN DE

BIR GÖNÜL KIRIDIN MI....

 

(YANDI GÜLÜM KETEN HELVA..?) DEMIYOR MU?

Gönderi tarihi:

KUR'AN DA A'RAF SURESİNDE CENNETLİKLERİ VE CEHENNEMLİKLERİ DE ALINLARINDAN VEYA YÜZLERİNDEN TANIYABİLEN YÜKSEK DERECELİ KULLARIN HER İKİ TARAFTAKİLERİDE GÖREBİLDİĞİNDEN BAHSEDER

 

RASULLULLAH EFENDİMİZDE BU YÖNDE BİR MUCİZE GÖSTERMİŞTİR.İŞARET ETTİĞİ KİŞİ SAVAŞTA YARALANINCA ACISINA DAYANAMAYIP KENDİNİ KILIÇLAYARAK İNTİHAR ETMİŞ VE BÖYLECE KAFİRLİĞİNİ İLAN ETMİŞ VE RASULULLAH EFENDİMİZİN MUCİZESİ GERÇEKLEŞMİŞTİR

 

BİLİNDİĞİ GİBİ İNTİHAR ETMEK KAFİRLİĞİN İLANIDIR. YILLARCA BİR CAMİ DE İMAMLIK YAPIP DA SONRADAN İNTİHAR EDEB BİRİNİN HABERİNİ GAZETEDE 5-6 YIL ÖNCE OKUMUŞTUM.

 

GÖZ PERDESİ KALKMIŞ OLANLAR ÇOK ŞEYLERİ GÖREBİLMEKTE,MEVLANA VE ABDULKAADİR GEYLANİ HZ. BİR ÇOK ÖRNEKLER BULABİLİRSİNİZ ESERLERİNDE.

Gönderi tarihi:

DIYANETIN SON ACIKLAMASI COK YENILERDE YAPILDI.

 

ILGINCTIR KI; INANCLI BIR INSANIN INTIHAR ETMESI KAFIRLIK OLARAK DEGIL, BIR CAHILLIKTEN VE KRIZDEN OLACAGI ICIN CENAZE NAMAZININ DA KILINMASINA KARAR VERILDI. O KISININ KAFIRLIGI HAKKINDA DA KIMSE KARAR VEREMEZ DENILDI.

BENCE COK YERINDE BIR KARAR, DESTEKLIYORUM.

 

ayrica yukaridaki aciklamaniz, benim sorularimin karsiligi degildi.Görebilen bazi kisiler var dediniz. Kim bunlar? Allah gören tek göz ise kula ne hacet var? Degil mi?

Gönderi tarihi:

Aslında güzel fantazi. düşünsenize bu insanın enbüyük özlemi değil midir? görülmeyeni görmek bilinmeyeni bilmek. her şeyden dolayısıyla gelecekten haberdar olabilmek. insanoğlu hep bunu özlemiştir. diyebilirim ki insan hayatındaki bütün çabaların temelinde belirsizlikten kurtulma vardır. geleceği bilmek ya da görülmeyeni görmek de belirsizliğin ortadan kalkmasıdır.

 

yok böyle bir insan!

 

bu ancak bir fantazi ya da düş olabilir. değil sıradan insanlar evliyalar(ki evliya da uçan, kerametgösteren adam demek değildir, bunlar işin efsane boyutudur; evliya olanlar bunu iyi bilirler, diğerleri ise şarlatandır.) ve hatta peygamberler bile geleceği dolayısıyla belirsiz olanı ve görülmeyeni göremezler. bütün insanlar gibi peygamberler de bilinmeyeni ancak Allahın göstermesiyle bildiler.

 

iman tartışması ise hiç hoşuma gitmiyor. yok böylebir şey. imanın olup olmadığını ölenin kendisi bile bilmez. eğer varsa bunu yalnızca allah bilir ki onun varlığını bilebilemeyiz. SAdece kalbi bir inanma ya da kabul etme, belki bir noktada bununla kalbini kandırmadır.

 

esraya gelince, kadınlardan bahsedersem, muhtemelen ilk cümlem şu olurdu; evrimini tamamlamış tek varlık kadınlardır! onlar erkeklere veduygularına boyun eğdikleri anda mağlup olmuşlardır. eğer bütün bağlarından kurtulurlarsa dünyayı idare edebilecek yeteneğe ve güce sahip varlıklardır onlar. hayatımızda bütün kararların babalarımız değil de annelerimiz tarafından verildiğini düşünsenize!

 

dünya ne kadar muhteşem olurdu.

 

Türün adına Önünüzde saygıyla eğiliyorum esra.

Gönderi tarihi:

BİR AÇIKLAMA DAHA, MUHTEMELEN FORUMA BİR HAFTA SÜREYLE YAZI GÖNDEREMEYECEĞİM. rUHUMLA BAŞBAŞA KALMAK İSTİORUM BİR HAFTA...

GÖRÜŞMEK ÜZERE...

 

BAKALIM GELENE KADAR DAHA KİMLER CEHENNEME GİDECEK.

 

CENNETE GİDEN OLURSA BANA DA KIVRILIP OTURABİLECEĞİM BİR KÖŞE AYIRIVERSİN ;)

Gönderi tarihi:
BİR AÇIKLAMA DAHA, MUHTEMELEN FORUMA BİR HAFTA SÜREYLE YAZI GÖNDEREMEYECEĞİM. rUHUMLA BAŞBAŞA KALMAK İSTİORUM BİR HAFTA...

GÖRÜŞMEK ÜZERE...

 

BAKALIM GELENE KADAR DAHA KİMLER CEHENNEME GİDECEK.

 

CENNETE GİDEN OLURSA BANA DA KIVRILIP OTURABİLECEĞİM BİR KÖŞE AYIRIVERSİN ;)

8534[/snapback]

 

Ceneti olusturma cabasi, insanligin olusumundan bu güne süregelmektedir?

 

Ata erkil toplumun köküne kibrit suyu döktügümüz zaman ana erkil yasam bicmi dünyayi cennete cevirecektir.

saglicakla kalin.

Gönderi tarihi:

DİYANET İSTEDİĞİ TÜRKÜYÜ İSTEDİĞİ HAVADAN ÇALIP SÖYLESİN HİÇ UMRUM DEĞİL.

 

BEN RASULULLAH A İMAN ETTİM GERİSİ IVIR ZIVIR

 

MEVLANA VE GEYLANİ HAZRETLERİ VAR ORTADA KAPI GİBİ DİYANET HALT YESİN

 

DİYANET ÇOK BİLDİĞİNDEN HALKIN DURUMU ORTADA

 

İLAHİYATÇILARIN Bİ DEDİĞİ Bİ DEDİĞİNİ TUTMUYOR.

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.