Zıplanacak içerik
  • Üye Ol

Önerilen İletiler

Gönderi tarihi:

 

Şırnak'ta minibüs tarandı

Uludere İlçesi'ne bağlı Ortabağ Köyü ile Ortasu Köyü arasında hareket halindeki transit minibüs silahla tarandı. Tarama sonucunda bir kişinin öldürüldüğü belirtildi.

 

Şırnak'ın Uludere İlçesi'nde Ortasu (Rûbozgê) Köyü'nden Ortabağ (Kiror) Köyü'ne giderken Şırnak-Hakkari Karayolu üzerinde Newala Şivişo mevkiinde "Dur ihtarına" uymadığı iddiasıyla taranarak sürücüsü Hecer Uslu'nun (22) öldürüldüğü "73 M 00 49" plakalı minibüse "Dur ihtarı" yapılmadan tarandığı belirtildi. Minibüsün, Ortabağ Jandarma Karakolu'ndan Özcan Akdemir emrindeki timle devriye görevine çıkan Hecer Uslu'nun amcaoğlu Osman Uslu, olayı şöyle anlattı: "Devriye görevinde iken askerler odun getirmek için koruculardan biri bizimle gelsin dediler. Askerlerle birlikte asfalta kadar indik. Grubun Komutanı Üsteğmen Özcan Akdemir'di. Cadde üzerinde bana arkada kalarak, ne ses çıkar ne de silah patlak diye emir verdiler. Ben de tamam dedim. Askerler yolun kenarında sıralanmıştı. Araba karşıdan geliyordu. Üsteğmen askerlere yere yatın dedi ve araca ateş ettiler. Dur ihtarı falan yapılmadı. Birden araca mermiler yağdı. Araç yanımıza gelmeden Hecer yaralandığı için durdu. Daha sonra araçtan dışarı çıkardılar" dedi.

'Oyalama olmasaydı yaşamını yitirmezdi'

 

Tarama sonucunda ağır yaralanan Uslu'yu hastaneye götüren Ramazan Arka ise, Ortabağ Köyü Karakolu'nun saat 21.00 sıralarında evini aradığını belirtti. Arka, şunları ifade etti: "Evdekiler önce operasyona çıkan üsteğmen araç istiyor dedi. Bana Newala Şivişo'ya gitmem gerektiğini söylediler. Olay yerine geldiğimde araba orda duruyordu. Yaralı da aracın önünde yerde yatıyordu. Çok kan kaybediyordu. Hemen hastaneye yetiştirelim dedim ama 'Kalsın doktorumuz gelip ilk müdahaleyi yapacak' dediler. On dakika kadar bekledik doktor gelmedi. Israr ettik yaralıyı arabaya atıp yola çıktık Işıkveren'e kadar gittik. Burda 'Doktor olay yerine gelmiş' dönün diye telefon geldi. Geri geldik doktor falan gelmemişti. Epey zaman geçti ve daha sonra tekrar yola koyulduk. Bu oyalama olmasaydı belki de yaşamını yitirmezdi."

'Oğlu askerler tarafından tehdit ediliyordu'

 

Daha sonra olayın çatışma gibi gösterilmek istendiğini belirten Arka, "Olay yerinde 2 askerin bacaklarından yaralandığına ilişkin açıklamalar yapıldı. Bu tamamıyla yalandır. Olayı çarpıtmaya dönüktür. Olay yerine geldiğimde yaralı askerler yoktu. Kimse öyle bir durumdan bahsetmiyordu. Daha sonra böyle bir söylendi çıkarıldı. Aracın dört bir yanına mermi yağmıştı" diye konuştu. Baba Salih Uslu ise, oğlunun daha önce askerler tarafından DTP konvoylarına katıldığı gerekçesiyle tehdit edildiği ve bir daha katılmaması yönünde uyarıldığını ifade etti. Oğlunun yeni askerden geldiğini dile getiren baba Uslu, oğlunun askerlik fotoğrafını göstererek, "Siz Allahtan korkmaz mısınız. Bunu niye yaptınız, bizimkiler evlat değimli?" diye feryat etti.

'Tüm Kürtler hedefte'

 

Olay yerine giden BDP Şırnak İl Başkanı Sekvan Aytu ve BDP Meclis üyeleri ise, görgü tanıklarıyla konuşarak olay yerinde incelemede bulundu. Olaya ilişkin bilgi veren İl Başkanı Aytu, minibüse 51 merminin isabet ettiğin tespit ettiklerini kaydetti. Aytu, "Cadde kenarında çok sayıda boş kovanın olması çok yakın mesafede ateş edildiğini gösteriyor.

Devlet Kürtlere karşı savaş açmıştır. İç hukuka göre hareket etmiyor. AKP Hükümeti'nin demokratik açılımı kelepçe oldu, belediye başkanlarının tutuklanması oldu, masum mazlum sivil insanların katledilmesi, infaz edilmesi oldu. Hedef topyekün Kürt halkıdır. Korucu olsun, esnaf olsun, köylü olsun, çocuk olsun, ana olsun fark etmiyor. Bu olayın arkasını bırakmayacağız. Ailenin mağduriyeti hepimizin mağduriyetidir" dedi.

/ DİHA

Alıntı: .yuksekovahaber.com

  • Cevaplar 51
  • Tarih
  • Son Cevap

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Bu Başlıkta En Çok Gönderenler

Gönderi tarihi:

Başlık öylesine iddialı olarak atılmıştı ki, nasıl bir topyekün savaş olduğunu anlamak için haberi bende araştırdım..

Ne yazık ki bu topyekün imha savaşına sadece iki haber kanalı yer vermiş haberlerinde...

Onları buraya alıntılamakta yarar olduğunu düşünüyorum. Tek kaynaktan beslenmemek adına.

 

Şırnak'ta minibüs tarandı!

Şırnak'ın Uludere ilçesine bağlı Ortabağ köyünden Ortasu köyüne yolcu götüren minibüs, 'dur' ihtarına uymayan araca ateş açıldı. Jandarma tarafından açılan ateş sonucu minibüs şoförü Hecer Uslu (23) hayatını kaybetti.

 

 

Alınan bilgilere göre, olay dün gece meydana geldi. Hecer Uslu yönetimindeki minibüs, Ortabağ köyüne dönüşte, bölgede devriye görevi yapan jandarma ekipleriyle karşılaştı. Jandarmanın 'dur' ihtarına uymayan minibüs yola devam etti. Bunun üzerine askerler ateş açtı. Ağır yaralanan Uslu, helikopterle Dicle Üniversitesi Araştırma Hastanesi'ne kaldırılırken yolda hayatını kaybetti. Olay yerinde, uzun namlulu silahlara ait yaklaşık 20 boş kovan bulunduğu öğrenildi.

 

Güvenlik güçleri, Ortabağ köyü muhtarının yeğeni olan Uslu'nun kaçakçılık yaptığı için 'dur' ihtarına uymadığını, araçta yapılan aramada bir miktar kaçak sigara bulunduğunu ileri sürdü. (CİHAN)

 

www.zaman.com.tr ..08 Şubat 2010, Pazartesi 01:13

Şırnak'ta minübüs şöförü Jandarma ateşiyle öldü

 

Şırnak'ın Uludere İlçesi'ne bağlı Ortabağ Köyü yakınlarında devriye görevi yapan jandarma ekiplerinin 'dur' ihtarına uymayarak minibüsüyle kaçmaya çalışan 23 yaşındaki Hecer Uslu, açılan ateş sonucu öldü.

 

Şırnak ile Uludere İlçesi arasında minibüsle yolcu taşıyan Hecer Uslu, dün saat 23.00 sıralarında Uludere'nin Ortabağ Köyü yakınlarında 73 M 0049 plakalı minibüsüyle giderken, bölgede devriye görevi yapan jandarma ekipleri ‘dur’ ihtarında bulundu.

İddiaya göre, jandarmanın ihtarına uymayan ve minibüsüyle yoluna devam eden Uslu'nun minibüsüne jandarma ateş açtı. Açılan ateşte ağır yaralanan Uslu, jandarma görevlileri tarafından Şırnak Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Buradaki ilk tedavisinin ardından Diyarbakır Devlet Hastanesi’ne sevkedilen Uslu, öldü. Minibüste bulunan 2 kişi ise açılan ateşten yara almadı. Soruşturma sürdürülüyor.

 

www.radikal.com.tr

 

 

Başlığa bakar mısınız "Kürt Halkına Karşı Top Yekün Savaş..." alıntı yapılan kaynakta bile "Şırnak'ta minibüs tarandı!" denirken neden arkadaşımız böyle bir başlık atma ihtiyacı duydu?

 

Bu nasıl bir bakış açısıdır anlamak çok zor. Böylesine dezenformasyon yaklaşımlara inanası gelmiyor insanın...

Gönderi tarihi:

Bu zihniyetle nasıl barış yapılır? Her fırsatta suçlayıcı açıklamalar, olayların çarpıtılarak yansıtılması. Şırnak ile Hakkari nin kürtçe adı yok mu onlar değiştirilmemiş. Askerin suçlandığı bütün dava veya olaylarda itirafçıların olduğunu görüyoruz. Bunlarda herhalde tesadüf olsa gerek.

 

Saygılar...

Gönderi tarihi:

Kürt çocuklarına 10'larca yıl hapis cezaları veren,Kürt dilini halen bile yasaklayan,Seçtiğimiz Belediye başkanlarımızı sabah evlerinin kapılarını kırıp ellerine kelepçe takarak gözaltına alan,Seçtiğimiz Millet vekillerini taşlayanlara ''Halk tepkisi'' diyenler,Kürt Köylerini yakıp yıkacaksın,insanları tarayacaksın,sonrada bu nasıl zihniyet diyeceksin,önce kendi zihniyetinizi bi ele alın sonra bizde bakarız...

Gönderi tarihi:

Bu haberi buraya tasidiginiza ve hicbir yorum yapmamaniza baktigimda,sizin bu haberi ve haberi verenleri benimsemis yani sizde Devletin tüm Kürtlere savas ilan ettigi görüsündesiniz sonucunu cikariyorum bundan,yoksa yaniliyormuyum?

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Kürt çocuklarına 10'larca yıl hapis cezaları veren,Kürt dilini halen bile yasaklayan,Seçtiğimiz Belediye başkanlarımızı sabah evlerinin kapılarını kırıp ellerine kelepçe takarak gözaltına alan,Seçtiğimiz Millet vekillerini taşlayanlara ''Halk tepkisi'' diyenler,Kürt Köylerini yakıp yıkacaksın,insanları tarayacaksın,sonrada bu nasıl zihniyet diyeceksin,önce kendi zihniyetinizi bi ele alın sonra bizde bakarız...

 

Defalarca dile getirdim. Biz iyi niyetimizi Kürt (siz kendinizi böyle ifade ettikten sonra ben de artık bu ifadeyi kullanacağım!) komşularımızla aramızda hiçbir sorun yaşamamakla kanıtladık. Sizin seçtiğiniz kişiler bu ülkenin her kurumuna ağıza alınmayacak hakaretlerde bulunmadılar mı? Kırkbin kişinin katiline sayın önder demediler mi? Ne yapacaklardı, sizin gibi alkış tutup bravo mu diyeceklerdi? Kurumların yaptığını kabul ettiğiniz bu eylemleri araştırdığınız kadar ABD ve AB nin bu ayrımcılık hareketini niye bu kadar desteklediği konusunda da bir araştırma yapıp bizi de bilgilendirseniz.

Gönderi tarihi:

Defalarca dile getirdim. Biz iyi niyetimizi Kürt (siz kendinizi böyle ifade ettikten sonra ben de artık bu ifadeyi kullanacağım!) komşularımızla aramızda hiçbir sorun yaşamamakla kanıtladık.

.

Mesele burada zaten..

 

Siz Kürt komşularınızı kendi tarihleriyle, kendi önderleriyle, kendi kimlikleriyle, kendi marşları hatta kendi bayraklarıyla kabul ediyor musunuz?

 

Komşunuzun evinden Kürt Ulusal marşı '' EY RAQİB'' i duyduğunuzda da onları yine komşunuz olarak görebilecek misiniz?

 

Kürtlerin ulusal mücadelesini AB ve ABD ye bırakmak istemiyorsanız tıpkı benim gibi bir Türk olarak siz destekleyiniz..

 

Örneğin, bu gece komşunuzu ziyaret edip ''affet beni komşi bundan sonra sizinleyim'' diyebilmekle başlayabilirsiniz..

 

Ne dersiniz?

Gönderi tarihi:

Mesele burada zaten..

 

Siz Kürt komşularınızı kendi tarihleriyle, kendi önderleriyle, kendi kimlikleriyle, kendi marşları hatta kendi bayraklarıyla kabul ediyor musunuz?

 

Komşunuzun evinden Kürt Ulusal marşı '' EY RAQİB'' i duyduğunuzda da onları yine komşunuz olarak görebilecek misiniz?

 

Kürtlerin ulusal mücadelesini AB ve ABD ye bırakmak istemiyorsanız tıpkı benim gibi bir Türk olarak siz destekleyiniz..

 

Örneğin, bu gece komşunuzu ziyaret edip ''affet beni komşi bundan sonra sizinleyim'' diyebilmekle başlayabilirsiniz..

 

Ne dersiniz?

 

Siz Türk olarak bu dediklerinizi kabul edebiliyor musunuz? Sizin aileden veya yakınınızdan biri şehit oldu mu? Şehitlerin katiline önder diyecekler, sen Türk olarak bunu kabul edeceksin. Kendi bayrakları, kendi orduları, kendi marşları ve kendi ÜLKELERİ. Bu kadar şehit niye verildi diye de sorarlar adama o zaman. Siz bunları kabul edebiliyorsanız hoşgörünüze hayran olmamak elde değil.

Gönderi tarihi:

Siz Türk olarak bu dediklerinizi kabul edebiliyor musunuz? Sizin aileden veya yakınınızdan biri şehit oldu mu? Şehitlerin katiline önder diyecekler, sen Türk olarak bunu kabul edeceksin. Kendi bayrakları, kendi orduları, kendi marşları ve kendi ÜLKELERİ. Bu kadar şehit niye verildi diye de sorarlar adama o zaman. Siz bunları kabul edebiliyorsanız hoşgörünüze hayran olmamak elde değil.

 

Bu soruyu bana değil bu yolda ölenlere ya da ölüm adaylarına sorunuz lütfen..

 

Adını, dilini, kültürünü bilmedikleri coğrafyalarda ne işleri var?

 

Şahsen ben bir Türk olarak Papu Yeni Gine ye gidip oranın halkını ''zorla'' korumazdım..

 

Güvenlik adı altında köylerini yakmazdım..

 

Ne isterim ben elin Papualısındın?

 

Üstelik bana çocuklarının taş attığı bir toplumun güvenliğini niçin koruyacak mışım?

 

İstenmediğim yerde neden durayım?

 

Önce bu soruyu sorardım kendime...

 

Siz de sorunuz..

 

Her toprak bizim tarlamız değil çünki..

 

Saygıyla......

Gönderi tarihi:

Bu soruyu bana değil bu yolda ölenlere ya da ölüm adaylarına sorunuz lütfen..

 

Adını, dilini, kültürünü bilmedikleri coğrafyalarda ne işleri var?

 

Şahsen ben bir Türk olarak Papu Yeni Gine ye gidip oranın halkını ''zorla'' korumazdım..

 

Güvenlik adı altında köylerini yakmazdım..

 

Ne isterim ben elin Papualısındın?

 

Üstelik bana çocuklarının taş attığı bir toplumun güvenliğini niçin koruyacak mışım?

 

İstenmediğim yerde neden durayım?

 

Önce bu soruyu sorardım kendime...

 

Siz de sorunuz..

 

Her toprak bizim tarlamız değil çünki..

 

Saygıyla......

 

Ben bu bölgeyi Türkiye Cumhuriyeti sanıyordum. Ama öyle olması gerekir ben orada Bingöl de askerlik yaptım. Biz vatan toprağını beklemek için -30 derecelerde nöbet tuttuk. Dedem oraları korumak için savaşlar verdi. Binlerce şehit verdik. Biz özür dileriz yanlış yapmışız!

Gönderi tarihi:

Ben bu bölgeyi Türkiye Cumhuriyeti sanıyordum. Ama öyle olması gerekir ben orada Bingöl de askerlik yaptım. Biz vatan toprağını beklemek için -30 derecelerde nöbet tuttuk. Dedem oraları korumak için savaşlar verdi. Binlerce şehit verdik. Biz özür dileriz yanlış yapmışız!

 

Sizin dediniz orayı kurtarmak için savaş vermedi,orası zaten Osmalıya bağlı Kürdistan'dı,Atatürk'ün kendilerine ''Birlikte Hareket edelim,Daha sonra ortak bir cumhuriyette kardeşçe paylaşmaya hazırız'' dediği halkın yaşadığı ve Atatürk'ün bu sözü ile ingilizlerin kendilerine vaat ettikleri ayrı devleti kabul etmeyip,kardeş belledikleri Türk'lerle omuz omuza savaşarak kurdular bu devleti,devlet kurulduktan sonrada bir gece yatıp sabah uyandıklarında ''TEK MİLLET,TEK DİL,TEK VATAN,TEK BAYRAK'' dendi bunun yanlış olduğunu söyleyenlere ceza,hapis,ceza,işkence,sürgün,ölüm verildi,sonra Şex Said isyanı patlak verdi ve diğer isyanlarda peşinden geldi,taki 1984 Eruh baskınına kadar ve 2000'li yıllara kadar Kürtçe yoktur,Kürt yoktur dendi,Kürtler Dağ Türk'üdür dendi,yani görmezden gelindi halbuki ben Kürd'üm ama bu ülkemi sevmeme engel olamazdı eğer eşit olabilseydik gerçekten,bizim Türk halkıyla asla sorunumuz olmadı,sorun hep sistemleydi,sistemin karşımıza çıkardığıysa hep anadolu gençleriydi....

Gönderi tarihi:

Sizin dediniz orayı kurtarmak için savaş vermedi,orası zaten Osmalıya bağlı Kürdistan'dı,Atatürk'ün kendilerine ''Birlikte Hareket edelim,Daha sonra ortak bir cumhuriyette kardeşçe paylaşmaya hazırız'' dediği halkın yaşadığı ve Atatürk'ün bu sözü ile ingilizlerin kendilerine vaat ettikleri ayrı devleti kabul etmeyip,kardeş belledikleri Türk'lerle omuz omuza savaşarak kurdular bu devleti,devlet kurulduktan sonrada bir gece yatıp sabah uyandıklarında ''TEK MİLLET,TEK DİL,TEK VATAN,TEK BAYRAK'' dendi bunun yanlış olduğunu söyleyenlere ceza,hapis,ceza,işkence,sürgün,ölüm verildi,sonra Şex Said isyanı patlak verdi ve diğer isyanlarda peşinden geldi,taki 1984 Eruh baskınına kadar ve 2000'li yıllara kadar Kürtçe yoktur,Kürt yoktur dendi,Kürtler Dağ Türk'üdür dendi,yani görmezden gelindi halbuki ben Kürd'üm ama bu ülkemi sevmeme engel olamazdı eğer eşit olabilseydik gerçekten,bizim Türk halkıyla asla sorunumuz olmadı,sorun hep sistemleydi,sistemin karşımıza çıkardığıysa hep anadolu gençleriydi....

 

Ya size okutulan tarih yada bize okutulan tarih yanlış. Muhtemelen bize okutulan yanlıştır. Biz o bölgenin İngilizler tarafından işgal edildiğini ve işgalden kurtulmak için de savaşıldığını kitaplardan öğrendik. Ayrıca dedemin kendisinden de Hicaza kadar gidip savaştığını dinledim. Millet tarif edilirken dil birliği, ülkü birliği, tarih birliği gibi olmazsa olmaz koşullar vardır. Bunlardan biri olmazsa o toplum zaten millet değildir. Dilimizi konuşmayı kbul etmezsiniz, göründüğü kadarıyla tarihimizde değişik, ülküde birleşme zaten imkansız. Sadece şunu hatırlatayım, Osmanlı İmparatorluğu nun yıkılmasının sebebi milliyetçilik akımları olmuştur.

Gönderi tarihi:

Sizin dediniz orayı kurtarmak için savaş vermedi,orası zaten Osmalıya bağlı Kürdistan'dı,Atatürk'ün kendilerine ''Birlikte Hareket edelim,Daha sonra ortak bir cumhuriyette kardeşçe paylaşmaya hazırız'' dediği halkın yaşadığı ve Atatürk'ün bu sözü ile ingilizlerin kendilerine vaat ettikleri ayrı devleti kabul etmeyip,kardeş belledikleri Türk'lerle omuz omuza savaşarak kurdular bu devleti,devlet kurulduktan sonrada bir gece yatıp sabah uyandıklarında ''TEK MİLLET,TEK DİL,TEK VATAN,TEK BAYRAK'' dendi bunun yanlış olduğunu söyleyenlere ceza,hapis,ceza,işkence,sürgün,ölüm verildi,sonra Şex Said isyanı patlak verdi ve diğer isyanlarda peşinden geldi,taki 1984 Eruh baskınına kadar ve 2000'li yıllara kadar Kürtçe yoktur,Kürt yoktur dendi,Kürtler Dağ Türk'üdür dendi,yani görmezden gelindi halbuki ben Kürd'üm ama bu ülkemi sevmeme engel olamazdı eğer eşit olabilseydik gerçekten,bizim Türk halkıyla asla sorunumuz olmadı,sorun hep sistemleydi,sistemin karşımıza çıkardığıysa hep anadolu gençleriydi....

 

Biji siz gercekten inaniyormusunuzki Ingilizler bagimsiz Kurt devletinin kurmasina musade edecekti egerki kurtler secimlerini Ataturkun yaninda yer almasaydi bunu herkes biliyorki ve bende biliyorumki hayir. Toplum olarak (Turkiye Cumhuriyeti icinde yasayan tum etnik koken olarak) cok cabuk gaza geliyorsunuz kim yuzunuze gulerse onu dost bilip gercek dostunuzu bir anda goremiyor kor oluyorsunuz gercekleri goremiyorsunuz ve su bir gercekki ne pkk bir kurt devleti kurma pesinde nede AB-ABD. Herzaman oldugu gibi toplum olarak milli hisleriniz somurulmekte ve aciktan aciga.. Bir etnik catismaya dogru surukleniyorsunuz buna ister kurt/turk etnik savasi deyin isterseniz ic savas ama bu etnik savasin sonunda galip cikan ne turkculuk nede kurtculuk cikacaktir bunuda akliniza mih gibi kaziyin bence asil simdi birlik olma zamaniniz tabi anliyan icin

Gönderi tarihi:

Mesele burada zaten..

 

Siz Kürt komşularınızı kendi tarihleriyle, kendi önderleriyle, kendi kimlikleriyle, kendi marşları hatta kendi bayraklarıyla kabul ediyor musunuz?

 

Komşunuzun evinden Kürt Ulusal marşı '' EY RAQİB'' i duyduğunuzda da onları yine komşunuz olarak görebilecek misiniz?

 

 

Bu soruyu bana değil bu yolda ölenlere ya da ölüm adaylarına sorunuz lütfen..

 

Adını, dilini, kültürünü bilmedikleri coğrafyalarda ne işleri var?

 

Şahsen ben bir Türk olarak Papu Yeni Gine ye gidip oranın halkını ''zorla'' korumazdım..

 

Güvenlik adı altında köylerini yakmazdım..

 

Ne isterim ben elin Papualısındın?

 

Üstelik bana çocuklarının taş attığı bir toplumun güvenliğini niçin koruyacak mışım?

 

İstenmediğim yerde neden durayım?

 

Önce bu soruyu sorardım kendime...

 

Siz de sorunuz..

 

Her toprak bizim tarlamız değil çünki..

 

Saygıyla......

 

Öncelikle Diyarbakır'da, Mardin'de, Hakkari'de yaşayan bir kürdün anlamayacağı dilde yazılan şiir (Ey Raqib) "Kürt ulusal marşı" olur. Diyarbakır'da görev yapan asker ise, sanki Vietnam'da Amerikan askeri.

 

Siz bir Türk olarak Papua Yeni Gine'ye gidip oranın halkını zorla korumazsınız. Ama kendi ülkenizde yaşayan halkı, türk kürt laz çerkes pomak diye ayırarak korumazsınız. Zira onları koruyan ordunuz da , türk kürt laz çerkes pomak askerlerden oluşmaktadır. Bu ülkenin diyelim ki nüfusunun %20 si kürtse, bu ülkenin ordusunda görev yapan askerlerin %20 si de kürttür.

 

Bu ülkede 5-10 bin silahlı ayrılıkçı kürt varsa terör örgütüne mensup. Onlardan onlarca kat fazla kürt genç, elinde silah orduda onlarla savaşmaktadır.

 

Bu ülkede, ayrılıkçı partiye kürtlerin %20 si oy verirken, geriye kalan %80'i buna karşı olan partilere oy vermektedir.

 

Siz kendi zihninizde yarattığınız bir "Orta Dünya" dan bahsediyor olabilirsiniz. Ama içinde yaşadığımız ülkemiz sizin sunduğunuz ya da öyle görmeye çalıştığınız gibi değil.

Gönderi tarihi:

Öncelikle Diyarbakır'da, Mardin'de, Hakkari'de yaşayan bir kürdün anlamayacağı dilde yazılan şiir (Ey Raqib) "Kürt ulusal marşı" olur. Diyarbakır'da görev yapan asker ise, sanki Vietnam'da Amerikan askeri.

 

Siz bir Türk olarak Papua Yeni Gine'ye gidip oranın halkını zorla korumazsınız. Ama kendi ülkenizde yaşayan halkı, türk kürt laz çerkes pomak diye ayırarak korumazsınız. Zira onları koruyan ordunuz da , türk kürt laz çerkes pomak askerlerden oluşmaktadır. Bu ülkenin diyelim ki nüfusunun %20 si kürtse, bu ülkenin ordusunda görev yapan askerlerin %20 si de kürttür.

 

Bu ülkede 5-10 bin silahlı ayrılıkçı kürt varsa terör örgütüne mensup. Onlardan onlarca kat fazla kürt genç, elinde silah orduda onlarla savaşmaktadır.

 

Bu ülkede, ayrılıkçı partiye kürtlerin %20 si oy verirken, geriye kalan %80'i buna karşı olan partilere oy vermektedir.

 

Siz kendi zihninizde yarattığınız bir "Orta Dünya" dan bahsediyor olabilirsiniz. Ama içinde yaşadığımız ülkemiz sizin sunduğunuz ya da öyle görmeye çalıştığınız gibi değil.

En büyük çelişki de

Bazen işlerine gelmediğinde PKK gibi bir kıyıcının Kürtleri temsil etmediğinin söylenip;

İşe geldiğinde de hemen sahip çıkılmasıdır...

Kimisi çıkar Kürt Etnik Milliyetçilerin bu ülkeye demokrasi getireceğinden dem vurur;

Ve PKK'nın onların tümünü temsil etmediğinden...

Ama kimisi de çıkar PKK'nın Kürtlerin tümünü temsil ettiğinden dem vurur...

Yani hangisi tutarsa artık...

Gönderi tarihi:

En büyük çelişki de

Bazen işlerine gelmediğinde PKK gibi bir kıyıcının Kürtleri temsil etmediğinin söylenip;

İşe geldiğinde de hemen sahip çıkılmasıdır...

Kimisi çıkar Kürt Etnik Milliyetçilerin bu ülkeye demokrasi getireceğinden dem vurur;

Ve PKK'nın onların tümünü temsil etmediğinden...

Ama kimisi de çıkar PKK'nın Kürtlerin tümünü temsil ettiğinden dem vurur...

Yani hangisi tutarsa artık...

 

Kürtlerin kardeşi olduğunu söyleyip, dillerinin yok olması ve Türkleşmeleri için yapılan her şeyi hoş görme durumu da bir diğer çelişkidir....

Gönderi tarihi:

Dünyanin her ülkesinde etnik kökenli o ülke vatandaslari vardir. Bunlarin hicbirisi vatandasi olduklari ülkelerden ayri bir kimlik istemezler, isteselerde agizlarinin payini alip otururlar. Türkiye'de onca etnik kökenli vatandas vardir. Bunlarin icinde sadece bir kesim Kürt'ün ayaklanmasi kimlik istemesi daglara cikarak terör yapmasi kendi düsünceleri ile degildir. Bakin Öcalan'i ne kadar ülke sakladi barindirdi. Neden barindirdilar: Insan haklarina saygili olduklarindan mi, Kürtlere bayildiklarindan mi ikiside degil.

 

Öcalan'i saklayan barindiran ülkelere bakalim sirasiyla:

ITALYA- 1.Dünya savasindan sonra Türkiye'yi isgal eden ülkelerden birisi,

YUNANISTAN- Türkiye'de bir Helen devleti kurma hevesiyle ülkemizin Batisini isgal eden, binlerce masum insanimizi öldüren, kadin ve kizlarimiza tecavüz eden, bugün bile hala Izmir ve Istanbul hayalleri icinde yasayan bir ülke.

SURIYE-Hatay nedeniyle kuyruk acisi tasiyan ve PKK'ya kucak acarak PKK sirtindan nemalanmaya calisan bir ülke.

GÜNEY KIBRIS RUM KESIMI-Kibris Türkünü katletmekten zevk alan ENOSIS hayalleri yasayan bir bölgenin halki.

 

Öcalan bu ülkeler tarafindan kullanildi, cünkü zaten meslegi oydu, kullanilmak. Türk Devletine karsi onu kullananlar, barindiranlar, koruyanlar Türkiye'nin tarihi düsmanlariydi ve halada öyledirler. Kürtlerin haklari, kimlikleri, kültürleri sloganlari terör yapanlarin kendi buluslari degildir, bu terörü yapmalari icin onlara gerekli dis destek verilmistir.

 

Almanya'da en cok Alman vatandasligina gecenler Türkiyeden kacan PKK'lilardir. Fransa'da da aynisidir. Isvicrede de aynisidir. Ne kadar PKK'li ve PKK'li Alevi varsa Avrupa ülkelerinde vatandaslik almistirlar. Yani kimliklerini o ülkelerin kimligiyle degistirmislerdir. Cünkü vatandassan kimligin ait oldugun ülkenin kimligi olur, kimse özel kimlik dagitmiyor.

 

Ayaklanmalarin bastirilmasi cicekle olmaz, Bu gercegin bilinmesinde fayda vardir.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

Dünyanin her ülkesinde etnik kökenli o ülke vatandaslari vardir. Bunlarin hicbirisi vatandasi olduklari ülkelerden ayri bir kimlik .

.

.

.

saygilarla

 

Rusya ve ABD yi unutmuşsunuz. Pkk kampları, kaleşnikoflar vs.

Ne yazıktır ki Türkiye Cumhuriyeti üzerinde emelleri olan bu ülkeler bize hep dost, müttefik olarak anlatıldı. Onlar her fırsatta iyi niyetli olmadıklarını göstermelerine rağmen kapitülasyonlardan başlayan, gümrük birliği, özelleştirmelerle devam eden ayrıcalıkları onlara tanıdık.

 

saygılarımla...

Gönderi tarihi:

Rusya ve ABD yi unutmuşsunuz. Pkk kampları, kaleşnikoflar vs.

Ne yazıktır ki Türkiye Cumhuriyeti üzerinde emelleri olan bu ülkeler bize hep dost, müttefik olarak anlatıldı. Onlar her fırsatta iyi niyetli olmadıklarını göstermelerine rağmen kapitülasyonlardan başlayan, gümrük birliği, özelleştirmelerle devam eden ayrıcalıkları onlara tanıdık.

 

saygılarımla...

 

Haklisiniz aklima gelmedi o anda...

 

Dün bizi isgal edenlerden simdi onlari ülkemizden kovdugumuz icin ÖZÜR diliyoruz.Ayaklarina gidiyoruz,para versinler diye birtek ........ kaldi.

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

.

Cünkü vatandassan kimligin ait oldugun ülkenin kimligi olur, kimse özel kimlik dagitmiyor.

Rahmetli Ahmet Kaya'nın bir sözü vardı benzer bir konuda:

 

''Biz ulusal haklardan bahsettik, kültürel kimlikten bahsettik onlar bunu 'nufüs cüzdanı' anladılar, işte böyle bir toplumlar, ne yapayım''

 

Bunlar nerden bilecekler Fransada 75 etnik kimliğin tamamının anayasada tanındığını..

 

Bunlar nereden bilecekler sürekli hakaret ettikleri İranda bile Farslarla beraber Kürtlerle Azerilerin kimliklerinin resmen tanındığını..

 

Bunlar nereden bilecekler bir Kuzey Irakta bile (Kürdistan Federe Bölgesinde) Türkmenlerin bile Kürt anayasında tanındığı..

 

Evet onurlu insan, tıpkı dediğin gibi..

 

İşte böyle bir milletler, ne yapalım..!!

Gönderi tarihi:

Kürtlerin kardeşi olduğunu söyleyip, dillerinin yok olması ve Türkleşmeleri için yapılan her şeyi hoş görme durumu da bir diğer çelişkidir....

Toplam 3952 iletimin yaklaşık 1000 tanesi bu konu ile ilgilidir.

Ve bu 1000 iletimin yaklaşık 300 kadarında hep söylediğim, tekrar ettiğim şey:

"Her Etnik Unsurun (sadece Kürtler yok Anadolu'da) kendi dilini ve kültürünü yaşatmak özgürlüğüne ve hakkına sahip olduğu veya olması gerektiği" yönündedir.

 

Ancak ister Kürt olsun, ister Türkmen olsun, ister Çerkez olsun;

Devlet kimsenin dilini geliştirmek zorunda değildir

Fakat o dilin ve kültürün gelişimine engel olMAmak zorundadır.

Yaklaşık iletilerimin 300ünde ve hemde çoğunluğunu da size hitaben bunları defalarca tekrarladım.

Normal şartlar altında, karşımızdaki insanın, bizi, birkaç iletimizde anlamasını

Ve bizi söylemediğimiz şeylerle yeniden itham etmemesini bekleriz...

Forum ortamında bu belki 5-10 konuşmaya sarkabilir.

Fakat 300 kadar iletide hala aynı tavır sergileniyorsa;

Ben bunda art niyet ararım ister istemez.

 

300 değil 500 kere de tekrarlasam, yine de tekrarlarım:

Kimse kimsenin dilinin yasaklanmasını haklı kılmaya çalışmıyor.

Tam aksine, her topluma kendi dilini yaşatma ve geliştirme özgürlüğü verilmelidir.

 

Fakat bunları söylerken ben, tarihe bakıp, Kürtlerin, Osmanlı güdümünde Kürtleştirdikleri ve katlettikleri Türkmenlerin de vicdani sorumluluğunu Kürtlere teslim ediyorum.

Kendileri bunu sorgulayamayacak ve görmezden gelecek kadarcık iseler,

Bunun insani sorumluluk açısından adının ne olduğu bellidir;

Fakat ben dile getiremem.

 

Ayrıca hiçbir toplumsal sorunda, kesinlikle tek bir taraf tümden suçlu değildir.

Devletin hataları var ise;

En az devlet kadar da Kürtçülerin ve Kürtlerin de sorumlulukları ve hataları var.

Buraya çıkıp, yalnızca devleti günah keçisi yapmanız

İnandırıcılığınızı yitirmenize neden oluyor.

 

Şimdiye kadar tek bir iletinizde dahi Kürtlerin sorumluluklarından söz etmediniz.

Bir kere bile Kürtlerin toplumsal yapılarının ne kadar çürük ve çağdışı olduğuna

Ne kadar uyumsuz olduğuna değinmediniz.

 

Size açık açık söylediğim ifadelere rağmen hala;

Söylemediğim şeyleri söylemişim

Ve savunmadığım şeyleri savunuyormuşum gibi bir tavra bürünüp

Bu tarzda söylemlerinizi inatla sürdürmenize bakarak

Tartıştığınız kimseleri dinlemek ve anlamak niyetinde olmadığınızı (tartıştığınız kişileri anlayamıyorsunuz demiyorum kesinlikle);

Ve savunularınızın hep karşınızdakini suçlamaya yönelik olmasından da

Konu hakkında doyurucu bilgiler vermek niyetinde olmadığınızı (doyurucu bilgiye sahip değilsiniz demiyorum kesinlikle) görüyorum.

 

Ayrıca,

Kürtlerin Türkleştirilmeleri'nden neyi kastettiğinizi anlamış değilim.

Bilimsel olarak hiçbir ırk, diğer bir ırkça çevrilemez;

Sadece melezleştirilebilir.

Söz konusu toplumlar olunca yani işin içine kültür girince

Bu daha da imkansızlaşır.

Türklüğün ne olduğuna bakıldığında da şunu görürüz ki;

Kürtler, başka bir ırka dönüştürülmeye çalışılmamış,

Var olan ve İlkel/Aşiretçi/Feodal toplum yapılarından sıyrılıp

Uluslaşmaları/Türkleşmeleri yönünde çabalar olmuştur.

Ki her toplumun Uluslaştığı bir dönemde bundan daha modern bir çaba da yoktur zaten.

O yüzden modernleşmekten değil de

Hala o ilkel aşiret toplum yapısını sürdürmekten şikayet etmeniz gerekmektedir öncelikle.

Ondan şikayet etmedikçe de

Karşınızdakini anlamak gibi bir niyetiniz de olmayacaktır.

 

Tek ricam şudur ki;

Bir 10 dakika yanıt vermeden oturunuz

Ve şu soruyu sorunuz:

"Acaba Kürtlerin hiç mi sorumluluğu yok bu çatışmada?"

 

Vereceğiniz yanıt

Bu sorunu halletmede ne kadar gerçekçi ve tarafsız olduğunuzu ortaya koyacaktır...

Gönderi tarihi:

Üniter bir devletin icinde yasayanlar ayni ulusu olusturan unsurlardir. Ayri bir ulus yoktur üniter devlette.Türkiye'de ne kadar etnik varsa hepside kendi öz kültürlerini yasarlar,bu kültürlerin birlesmesi ile millet kültürü olusmustur.

 

Ana dilini konusabilmek icin daglara cikmaya gerek yoktu.Tekel iscileri 60 gündür eylem icindedir,ise alinsinlar diye ne daglara ciktilar,ne askere pusu kurdular,ne ögretmenleri öldürdüler,ne de asker elbisesi giyerek köyleri basip aha asker köy yakti demediler.Hak silahla araniyorsa bu hak olmaktan cikar devlete karsi eyleme dönüsür.Gerilla,özgürlük savascisi takma adlari ile ancak o adlari kullananlar kandirilir.Devlete karsi yapilan silahli eylemin karsiligi silahtir.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:

 

"Acaba Kürtlerin hiç mi sorumluluğu yok bu çatışmada?"

 

 

Bu soru Kürtlere sorulmuş ancak ben bir Türk olarak cevap vermek istiyorum izninizle..

 

Umarım sayın boşig 'burnumu soktuğum için' kızmaz ve kendi soydaşından pek beğenmeyeceği cevabım karşısında alınmaz..

 

Sorunun bir ulusal sorun olduğu, bir kavmin ayrı bir millet olduğunun farkına varması ve böylece her millet gibi bunun tadını çıkarmaya çalışması olduğunu ve buna egemen güçlerin tahammül edememesi ve bu gerçeği kabul edememesnden kaynaklı sorun olduğunu daha önceleri de söylemiştim..

 

Eğer Kürtler ulusal bir mücadelenin gerekliliği dışına çıkıp bir millete karşı ırki bir savaş yürütseydi haklı olabilirdiniz sorduğunuz sualinizle..

 

Örneğin Pkk çıkıp; ''Ey Kürtler elinize silah, bıçak, balta, testere, 'balyoz' alıp önünüze çıkan her Türkü öldürün'' dese idi kesinlikle haklı olabilirdiniz..

 

Bende bu mesajı bir Türk olarak soydaşım, asil kandaşım size değil 'cani' Kürtlere karşı paylaşırdım..

 

Dolayısıyla Kürtlerin yürüttükleri ulusal mücadele suçsa;

 

Biz Türklerin 'Kurtuluş savaşı',

 

Filistinlilerin, Basklıların, Cezayirlilerin ulusal mücadeleleri;

 

Yine çok öncelerden ulusal bilince varmış Papua Yeni Ginelilerin, Jamaikalıların, Haitililerin, Fil Dişi Sahillerinin, Başkırdistanlıların ve yer yüzündeki tüm halkların ulusal ve özgürlük mücadeleleri suçludur..!!

 

Özür dilerim tekrar sevgili soydaşım....!!

 

Sevgiyle her daim...

Gönderi tarihi:
Ulusun mücadelesi her nedense,Osmanli'nin son dönemlerinde yani artik ayakta durmaya zorlandigi dönemlerde ve Cumhuriyetle ve de degisik araliklarla,günümüze kadarki sürec icinde basladi ve devam ediyor.Yine bu sürec icinde baktigimizda ulus mücadelesi denilen ayaklanmalarin arkasinda hep dis destegin oldugunu görüyoruz.Bu destek; Ingiltere, Fransa, Almanya, Amerika, Israil, Yunanistan ve de Ermenistan tarafindan saglanmaktadir.

 

PKK teröristleri bu yukarida saydigim ülkeler tarafindan egitilti,egitilmesin izin verildi ve PKK Türkiye Cumhuriyeti Devletine karsi kullanilmaya baslandi.Bu iliskilerde göze carpan en dikkat cekici isbirligi Ermeni-PKK isbirligidir.6-9 0cak 1993 tarihlerinde Beyrut'taki iki ayri kilisede düzenlenen ve Lübnan Ermeni Ortodoks Baspiskoposu,Ermeni Parti yetkilileri ile 150 gencin katildigi toplantida kullanilan ifadeler sunlardi:

 

* Simdilik Türkiye'ye karsi sakin tutum gösterilmelidir.

* Ermeni toplumu gittikce büyümektedir ve ekonomik yönden güclenmektedir.

* Gelistirilen propaganda faaliyetleri sayesinde,bütün dünyada (sözde)Ermeni soykirim daha iyi bilinmeye baslanmistir.

* Ermenistan devleti kurulmustur,her gecen gün topraklari genislemektedir ve atalarinin intikamini mutlaka alacaktir.

* Basta ABD olmak üzere,digewr batili ülkeler de KARABAG'da sürdürülen savasta Ermenileri hakli bulmaktadirlar.Bu firsati degerlendirmek gerekir ve Karabag'da savasan Ermeni genclerine

yenileri katilacaktir.

* Türkiye'de PKK ile baslatilan ic savas devam edecektir.

* Türk ekonomisi sifir noktasina gelecek ve vatandaslar bas kaldiracaklardir.

* Türkiye bölünecek ve bir Kürt devleti kurulacaktir.

* Ermeniler Kürtlerle olan iliskilerini iyi bir sekilde yürütmeli ve Kürtlerin mücadelesini desteklemelidirler.

* Bugün Türklerin elinde olan topraklar,yarin Ermenilerin olacaktir.

 

1992 Ekim ayindan itibaren,yapilan sinir ötesi operasyonlarda büyük darbeler alan PKK terör örgütü careyi Iran ve Ermenistan'a gecmekte bulmus ve örgütün Ermenistan'daki aktif faaliyetleri baslamis oldu.

 

PKK'lilarin Kars bölgesinden Ermenistan'a rahatca girip cikmalari icin Ermenistanla anlasma yapilmis,Ermenistan'daki Kürt yerlesim birimlerinde PKK'lilarin barinma imkani saglanmis ve 1992 yilinda Ermenilerle birlikte Azeri Türklerine karsi birlikte hareket edilmistir.

 

4 Haziran 1993 tarihinde;Ermeni Hincak Partisi,ASALA ve PKK terör örgütü mensuplarinin katilimiyla Bati Beyrut'ta bulunan PKK terör örgütü merkezinde bir toplanti yapilmistir.

 

Öte yandan,ortaya cikarilan bir terör örgütüde Süryanilere ait bir örgüttür."BEYTH NAHRIN ULUSAL KURTULUS ORDUSU"adini tasiyan bu örgüt bagimsiz bir Süryani devleti kurmak icin silahli terör yapmayi planladigi biliniyor."BEYTH EL NAHRIYN" terimi,"IKI NEHIR ARASINDAKI EV"anlamina geliyor.

 

Hazirlanan bir listede 85 terör örgütünün bulundugu ortaya cikarilmis PKK, HIZBULLAH, DHKP/C, TIKKO, TKP-ML gibi bildik örgütlerde bu listede yerlerini almistir. PKK'nin bünyesinde bu Süryani örgütleride faaliyet göstermektedir.

 

Israil'in Kürt ve PKK oyunu

 

Kürtlerin ABD tarafindan nasil kullanildigini ayrintilariyla biliyoruz.ABD'nin yanisira Israil'in de Kürt kartinin oldugu bir gercek olarak ortaya cikarildi. Irak'taki Kürt direnisciler herzaman Israil'in ilgi alani icersindeydi... Mossad'in Kürtlere destegi 1958'de basladi.Israil'li askeri danismanlari, cephaneyi ve silahlari kapsayan daha genis captaki yardim ise 1963'de basladi. Agustos 1965'de Israil'li askeri uzmanlar tarafindan Kürt subaylar icin Kuzey Irak daglarinda egitim kamplari olusturuldu. Haziran 1966'da basbakan LEVI ESHKOL Kürt liderlerle görüsmeler yapti.

 

1967 Savasi sirasinda,Kürtler Israil'in istegi üzerine Kuzey Irak'tan Bagdat yönetimine bir saldiri düzenlediler ve Irak ordusunun diger Arap ülkelerine yardim etmesini engellediler. Savas sonrasinda ise Kürtlere Misir ve Suriye birliklerinden ele gecirilen Sovyet yapimi silahlarla yardim edildi. Her ay yaklasik 500.000 dolarlik bir para yardimi da Israil tarafindan Kürt guruplarina ulastiriliyordu. Kürt Lideri Mustafa Barzani önce Eylül 1967'de sonra Eylül 1973'de Israil'i ziyaret etti.

 

Israil basindan beri bir Kürt devleti vaat etmistir. Knesset (ISRAIL PARLAMENTOSU) üyesi Luba Eliav, 1966'da Kürt hareketinin lideri Molla Mustafa Barzani'yle yaptigi görüsmede, "ISRAIL'in Kürt devleti ve halkinin kalkinmasi icin askeri, ekonomik ve teknik yardim vermek istedigi"ni söyledi.

 

Ilerleyen yillarda Kürt -Israil iliskisinin kilit isimleri,birer Mossad ajani olan David Kimche ve Kürt Yahudisi YACOV NIMRODI'ydi

 

Amerikali gazeteci Jack Anderson,Washington Post'un 18 Eylül 1972 tarihli sayisinda yazdigi makalede söyle diyordu:

 

"Her ay kimligi belli olmayan bir Israil yetkilisi Irak'a gizlice Iran sinirindan girerek Kürt Lider Molla Mustafa Barzani'ye 50 bin ABD Dolari veriyor. Bu para,Kürtlerin Israil aleyhtari olan Irak hükümetine karsi faaliyetlerini devam ettirmelerini sagliyor."

 

1982 yilinda, Dünya Siyonist Örgütü'nün yayin organi olan KIVUNIM Dergisi'nde Israil'in 'NIL'DEN FIRAT'A' uzanan cografya üzerindeki yayilmaci hedeflerini ve bunun icin kullanilmasi düsünülen,daha dogrusu kullanilan yöntem, bölge ülkelerindeki etnik ve dini catismalar körüklemekti. Böylece bu ülkelerin bölünüp parcalanmasi ve Israil isgaline hazirlanmasi öngörülüyordu. YINON,Irak'in gelecegi hakkinda su kehanette bulunmustu: IRAK ETNIK VE MEZHEBI TEMELLER ÜZERINE BÖLÜNECEKTIR;KUZEYDE BIR KÜRT DEVLETI;ORTADA BIR SÜNNI VE GÜNEYDE SII DEVLETI"

 

Israil, Kürt ayaklanmasini, yalnizca Bagdat rejimine karsi bir koz olarak kullanmayi düsünmüyordu. Bununda ötesinde, Israil'lilerin aklinda tüm Ortadogu'yu kapsayan hegemonya hesaplarina uygun olarak, bir Kürt devleti kurulmasi hedefi vardi. Hem de bu Kürt devletinin,Türkiye'nin bir bölümünü kapsamasi hedefleniyordu.

 

Öyle ki,1983 yilinda Israil Disisleri Bakani Yitzhak Samir Türkiye'nin Kuzey Irak'ta gerceklestirdigi sinir ötesi harekat ile ilgili olarak görüslerini soran Belcika'li gazetecilere verdigi cevapta; Türkiye'yi "KÜRDISTAN'I ISGAL ALTINDA TUTAN DEVLETLERDEN BIRI" olarak tanimlamis ve söyle devam etmisti: "Ama bu isgalci devletler hicbir sey dinlemedikleri icin, Kürt halkinin bagimsizlik mücadelesi bir türlü sonuca ulasamamaktadir"

 

Kisacasi Ortadogu'da bir "Kürdistan"yaratmak, Israil'in geleneksel hedefleri arasinda yer aliyordu. Bu hedef, ODET YINON'un "Irak'in Kuzeyinde bir Kürt devleti"öngören satirlarinin yazilisindan yaklasik on yil sonra gerceklesmeye basladi: Körfez Savasi,Israil'e Kürt kartini daha iyi oynama firsati verecekti.

ALINTI:TERÖR MÜ KÜRT SORUNU MU?Arastirma-Inceleme KARIYER DEVELOPER

 

Yukarida yazilanlarin isiginda, Yahudi kuruluslarinin basbakan ERDOGAN'A neden CESARET MADALYASI verdikleri anlasilmiyormu? Ve Ergenekon senaryolarinin senaristleri, afise edenleri, sizdirildi denilen sahte belgelerle kimlerin kimleri hedefe aldigi sanirim gören gözler ve düsünebilen beyinler tarafindan daha iyi anlasilacaktir.

 

 

saygilarla

Gönderi tarihi:
Bu soru Kürtlere sorulmuş ancak ben bir Türk olarak cevap vermek istiyorum izninizle..

 

Umarım sayın boşig 'burnumu soktuğum için' kızmaz ve kendi soydaşından pek beğenmeyeceği cevabım karşısında alınmaz..

Sayın Jan…

Etnik kökeniniz beni zerre kadar ilgilendirmiyor;

Kaldı ki kendi etnik kökenimi de önemsiyor değilim.

Dahası bırakın sizinle aynı kökenden gelmeyi;

Kürtlerle aynı kökenden miyiz, değil miyiz veya kim neredendir hiç mi hiç ilgilenmiyorum.

O yüzden yanıtınızı hangi etnik kökenle verdiğiniz umurumda değil.

Yanıtınız eğer tutarlı bir yanıt olsaydı, beğenmesen bile benimsemekle yükümlü olduğumu düşünüyorum

ve emin olabilirsiniz ki eğer tutarlı olsaydı kabul edebilirdim;

değilse beğenip beğenmemek gibi sabit bir kıstasım yok.

 

Sorunun bir ulusal sorun olduğu, bir kavmin ayrı bir millet olduğunun farkına varması ve böylece her millet gibi bunun tadını çıkarmaya çalışması olduğunu ve buna egemen güçlerin tahammül edememesi ve bu gerçeği kabul edememesnden kaynaklı sorun olduğunu daha önceleri de söylemiştim..

 

Sorun “Kürt Ulusu” ya da “Türk Ulusu” gibi bir ayrıma dayanan sorun değildir.

Sorun tam anlamı ile mülkiyet sorunudur ve kaçınılmaz olarak her toplumun her deviniminin temelinde mülkiyet sorunu ve ekonomik kaygılar yatmaktadır.

Bir Ulus’da öyle “Biz Ulus olmak istiyoruz; haydin Ulus oluverelim” demekle ya da siz Kürtlere sempati duyuyorsunuz diye onları “Ulus” olarak adlandırmanızla gerçekleşmez.

Toplumların Uluslaşma süreçleri bellidir ve bunu defalarca anlattım.

Kürtlerin ayrı bir etnik unsur olmaları, onları Ulus yapmaz.

Ne Feodalizmi yıkabilmişlerdir;

Ne geleneksel yasalardan kopup, bireysel ve liberal yasalara yönelebilmişlerdir;

Ne bir Ulusal Ekonomi yaratabilmişlerdir;

Ne Kürtçülükle biçimlenen bir Burjuvazi gerçekleştirebilmişlerdir;

Ne ortak bir dil gerçekleştirebilmişlerdir;

Ne de onları ortak bir mücadele bilincine ulaştırabilecek ortak bir düşmanları vardır.

 

Eğer Kürtler ulusal bir mücadelenin gerekliliği dışına çıkıp bir millete karşı ırki bir savaş yürütseydi haklı olabilirdiniz sorduğunuz sualinizle..

Bu konuda, kurulabilecek bir Kürt Örgütlenmesi’nin etnik çeşitliliğini, toplumsal örgütlenmesini ve baskın olacak olan yapıyı sorgulamanızı tavsiye edeceğim.

Ve bu örgütlenme mücadelesini kimlerin verdiğini düşünmenizi isteyeceğim.

Kürtler hala kan bağına dayalı bir toplumsallaşma biçimi olan Aşiret yapısından sıyrılabilmiş değillerdir. Dolayısı ile toplumsal yapıları kan bağına dayanmaktadır. Kurulacak olan bir Kürt Devleti’nin, her 6 ayda bir darbelerin gerçekleştiği bir Afrika ülkesinden farklı olmayacağını kestirmek çok zor değil. Bugün zaten Demokratik Özerklik istenmesinin nedeni de budur. Önce, daha önceden beridir var olmayan bir yönetim geleneğinin bu süreçte oluşturulması ve ardından da bunun içselleştirilip ayrı bir devletin gerçekleştirilmesidir.

 

Örneğin Pkk çıkıp; ''Ey Kürtler elinize silah, bıçak, balta, testere, 'balyoz' alıp önünüze çıkan her Türkü öldürün'' dese idi kesinlikle haklı olabilirdiniz..

Türk Ulusal Kurtuluş Savaşı öyle mi verildi sanıyorsunuz yoksa?

İlla ki başka ırktan olanları öldürmeniz gerekmez;

Feodalizmi ve onun ürünü olan kültürü sürdürmeye yönelik bir statükoculuğa olur vermeniz de sizi Irkçı yapar.

 

Bende bu mesajı bir Türk olarak soydaşım, asil kandaşım size değil 'cani' Kürtlere karşı paylaşırdım..

 

Ayrıca bu konuda etnik kökeninizin Kürt olmaması da zerre kadar önem taşımaz;

Türk Irkından geliyor olmanıza rağmen, Kürtçü söylemler dile getiriyor olmanız,

Söylediklerinizi doğru yapmaz.

Ne dememizi bekliyorsunuz?

"Aaa bak adamın ırkı Türk ama neler neler diyor; demek ki doğru söylüyor" mu demeliyiz?

 

Osmanlı’nın son döneminde, Osmanlının çağdaşlaşabilmesi için

Avrupa’da damızlık erkek getirilerek Osmanlı insanının melezleştirilmesini

Ve ancak böyle çağdaşlaşabileceğini savunacak kadar demokrat! aydın!’lar da vardı; merak etmeyin.

 

Dolayısıyla Kürtlerin yürüttükleri ulusal mücadele suçsa;

 

Biz Türklerin 'Kurtuluş savaşı',

Ulus olabilmenin belirli dinamikleri ve gereklilikleri vardır.

Bu gereklilikleri yerine getirememiş toplumlar Ulus olamazlar

Ve elbette ki Ulusal Mücadele de veremezler.

Kürtler de Ulus olmaktan çok uzaktır.

Kürtler bugün bile Devletçi Olan ve Olmayan Aşiretler olarak ayrılmış durumdalar

ve toplumsal tepkilerinde asıl önemli unsur da budur; siz her ne kadar Aşiretlerin yıkıldığını iddia etseniz bile.

 

Filistinlilerin, Basklıların, Cezayirlilerin ulusal mücadeleleri;

 

Yine çok öncelerden ulusal bilince varmış Papua Yeni Ginelilerin, Jamaikalıların, Haitililerin, Fil Dişi Sahillerinin, Başkırdistanlıların ve yer yüzündeki tüm halkların ulusal ve özgürlük mücadeleleri suçludur..!!

 

Dediğim gibi;

Kürtleri "Ulus" ve onlar adına verildiği iddia edilen mücadeleyi “Ulusal” olarak adlandırmanız,

Onları ne Ulus yapar ne de onlar adına verildiği iddia edilen mücadeleyi Ulusal yapar.

 

Kürtlerin Anadolu’da 20 milyon olduğu iddia ediliyor:

Apo ile aynı düşünen kaç kişi vardı: 3 milyon muydu?

 

DTP, Kürtçülerin Partisi olarak Kürtlerin kaçta kaçının oyunu almıştı?

 

Hepsini bile Kürtlerin bütününe nasıl mal edebiliyorsunuz?

 

Yapmayın Jan;

Türkiye’nin sorunlarını, coğrafyaları ve dinamikleri birbirinden farklı toplumları örnekleyerek çözüme ulaştıramazsınız.

Hiçbir aklı başında toplum bilimci de bunu yapmaz zaten…

Katılın Görüşlerinizi Paylaşın

Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.

Misafir
Maalesef göndermek istediğiniz içerik izin vermediğimiz terimler içeriyor. Aşağıda belirginleştirdiğimiz terimleri lütfen tekrar düzenleyerek gönderiniz.
Bu başlığa cevap yaz

×   Zengin metin olarak yapıştırıldı..   Onun yerine sade metin olarak yapıştır

  Only 75 emoji are allowed.

×   Your link has been automatically embedded.   Display as a link instead

×   Önceki içeriğiniz geri getirildi..   Editörü temizle

×   You cannot paste images directly. Upload or insert images from URL.

×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgiler

Bu siteyi kullanmaya başladığınız anda kuralları kabul ediyorsunuz Kullanım Koşulu.