Φ marti_name Gönderi tarihi: 27 Aralık , 2005 Gönderi tarihi: 27 Aralık , 2005 Acaba Bin kez öptüm yine İstanbul'u bugün Yağmur mu yoksa ben mi ağlıyorum Yalnız bütün şehirden özür dile Bir gün gelirsen buralara Sayende İstanbul sırılsıklam... Herhangibir akşamüstü Sensizlik yine beni yakaladı suçüstü Şu an baktığım denizden Ne vardı sevdalarım bir bir çıksa İçimdeki karanlığı alsa Kızıl saçların omuzlarımda dolaşsa Birdaha ağlarmıyım acaba? Ağlamasam Bir sabah hıçkırıkla uyansan Pencerelere koşup güneşi arasan Umudun kenarını kemire kemire Akşamı alsan odana Beni ne kadar seversin kim bilir... Sonbahar olsan, bütün kış sana ısınsam Yağmur düştüğünde pencereme Geldiğini anlayıp koşa koşa Kısa kollu yüreğimle yollara koşsam Döktüğün yaprakların kuruluğuna aldırmadan Avuçlarıma alıp yüzüme sürsem Gözyaşlarımla yaprakların ıslansa Bu sonbahar gelsen Gelsen de artık ağlamasam... Ceyhun Yılmaz Anlamadın hiç anlamadın beni bir geminin limandan ayrılmasına ağladığımı görmedin sen bilmezsin liman olurum ben giden her vapurun ardından bazen deniz.... ve bir geminin pervanesi değidir betona çarpıp üstünü ıslatan o damlalar! el sallamalar arasında göz yaşlarımı dalga sanır herkes Ceyhun Yılmaz Anlamadın di mi? Al beni gidelim buradan Yada ben gideyim senden Gideyim, Gidiyorum diye üzülme Çekmem gözlerimi gecenden... Hatırlatırım sana kendimi, Anlamsız bir rüyanın son hecesinde... Yarın sabah olmasada Bir sabah kalkacaksın Her sabahtan erken, hiç gerek yokken Dudaklarındaki tebessüm güldürecek insanları Hep sevecekler seni Benim seni hep sevdiğim gibi... Anlamadın di mi? Gittim ama mutluluğu bıraktım kanına! .. Ceyhun Yılmaz Aşkın Kaç Beden Uzun zamandır yoksun Yoksun lu sabahlara uyanıyorum Aynı Bildiğin gibi Yeni bi şey yok Eski bi şey de yok Sen gibi.......... Bir ben kaldım O da... Ben miyim değilmiyim belli değil artık Arta kalan ne ki? Daha ne kadar özleyebilirim seni Şimdi yalvarsam geçmişime Bir gün daha yaşamak istesem misket oynadığım sokakta İlkokuldaki yerli malı haftasına katılsam? Bana 3 beden küçük gelir çocukluğum Sende öyle sevgilim Boşluğunu dolduramaz kimse demiştim giderken Gelme......... Sana bol gelicek artık bu aşk! Ceyhun Yılmaz Ayrılık Islak bir sokakta bulursun kendini Yüreğin taş, dudakların yok Yaşadığını zannedip yürümek istersin Ellerin titer, gözlerin dolar Yüreğinde ne varsa yaş olup akar gözlerinden Üşüdüğünü zannedersin; ölmektesindir Sıkı dur bebeğim buna AYRILIK derler..... Ceyhun Yılmaz Belki Herkesin uyuduğu saatte uyuyamadım bile Uyku tutmadı. Yüzüme sürdüğün elin...sıcaklığı hala duruyor yanağımda desem, Durmaz! Çok gözyaşı aktı üstüne O ellerin üşüdü mü bensiz desem, Üşümez! Kim bilir kimi ısıtır yine? Ne acı bu hayat Bana kalsaydı sıcaklığın...? Başka biri ısıtsa desem, Belki! ! ! ! unuturum seni. Herhangi biri, herhangi bir yer olsa, Belki! ! ! uyuturum beni OLMUYOR, OLMADI! ! Kaçtığım kadar yakalandım BU GECE YİNE UYKU TUTMADI... Ceyhun Yılmaz Ben Kazanacağım Sen Kaybedecesin Anla işte bak anla! İŞTE HAYAT BU! Anla yüreğim anla..dimdik duruyorum karşında Geçen günler bileklerimi kesiyor yavaş yavaş.. ..ve akan kan sadece gülümsetiyor beni Dayandıkça artıyor gücüm ..ve bu hayata gülüyorum Ben kazanacağım, sen kaybedeceksin.. Önümüze gelen engeller! ! Önüme çıkan engeller! ! KAYBEDEKSİNİZ! ! Ceyhun Yılmaz Ben Sana Yanarken Gözlerine bakarken umurumda değil mevsimler Gülüşün hep deniz kenarı bana Sen bir adım attığında göreceksin Elinde balonlarla bekleyen o adam benim Aldığım en derin nefessin sen Dudaklarının dudaklarımdaki işgali hala yüreğimde Nefes alıyorum ama hala bulamadım seni 'ben sana yanarken şimdi...sen kim bilir nerede üşüyorsun' Ben.. Sen... Öylece durmayı seviyorum ben.. Durup ardından bakmayı.. Sen yürümeyi seviyorsun ama arkana bakmadan.. yaprak seviyorum ben yaprak.. Kuru, yaş ayırmadan.. Sen ezmeyi seviyorsun, neye bastığına bakmadan.. Ceyhun Yılmaz Benden Önce Severse Acımdanmı bilemem, Yürüyemedim bu sabah Çok sevdiğim sahili.. İçim sıkıldı bak şimdi.. Ya balıklarımı tutarsa birileri.. Ya martılarıma taş atarlarsa... Hepsinden önemlisi Ya benden önce biri görüp severse seni KIRMIZI hırkanla o balkonda............ Benim Gibi Yalnızca yağmur yağdığında seviyorum bu şehrin insanlarını.. Herkesin yüzü gözü ıslak, Başları eğik omuzlarının arasında.. Yağmur yağdığında... Herkes.. Benim hep olduğum gibi... Ceyhun Yılmaz Biz böyle insanlarız biz hüznü ekmek yapanlardan kahkahalarımız bozmaz kafiyeleri öyle bir güleriz ki hüzün bile borç bilir tebessümü halimize biz bir seni anlayamadık gülüşünle dertlerimizin üstünü alırdın gittiğinde yağan yağmur kopardı sakladığımız fırtınayı biz senin gidişini anlayamadık biz ki vedaları selam yapanlardandık biz bir seni selamlayamadık Ceyhun Yılmaz Çaresizim Sevgim avuçlarımda uyandım yine bu sabah Bir baktım yoksun Sevgimi bırakmışsın öksüz Hemen aldım avuçlarıma Sen bıraktın, Ben koyacak yer bulamadım... Cam kenarına koysam güneş alır, İçerisi zaten nemli Başkasına göstermemeli Avuçlarımda sevgim ÇARESİZLİĞİ BİLİR MİSİN? BİLDİĞİNDEN DAHA ÇARESİZİM... Ceyhun Yılmaz Çocukluğum Ve en çok seni özledim ben. Karşı komşunun sokağa çıkacağı zamanı beklemeni. Her teyzeyi annen gibi sevmeni. Sanki ayıpmış gibi kimselere söylememeni. Ve o bisikleti ilk gördüğünde koşuşunu. Yağmurlu bir günde annenin elinden yediğin ekmeği. Islanan sokaklara bakıp duygulanmanı. Yaz akşamlarında oturduğun kaldırımı.Seni bir kez daha görmek isterdim... hiç konuşmadan.. kısa pantolonlu siyah beyaz halini.. bir lokma boyunu.. diz çöküp yere sımsıkı...ama çok sıkı sarılmak sana.. gözyaşlarımı omuzlarına bırakıp gitmek istiyorum şimdi sana kim olduğumu söylemeden...arkama bakmadan ağladığımı sana göstermeden seni çok özledim ama çok özledim çocukluğum! ! Ceyhun Yılmaz Çok Sevmişti Herhangi bir geminin limandan ayrılmasına bile ağlar oldum Sonra akşamların gelişi gündüzlerin vedası üzdü beni Sayende yaşadığıma bile efkarlanıyorum Artık gerisini sen düşün Sebepsiz hüzünlerdir benim kirpiklerim İster istemez öpüp kaçarlar beni Hiçbir şey olamamış gibi Nasıl bir selama mutlu oluyorsam Sensizliğimde bir yağmur damlası bazen kahrediyor beni Çok genç ölücem belki Belkide yaşayanlar kendi nefeslerine bile inanamayacaklar öldüğümde Elbette her veda gibi hüzünle uğurlanıcam Kimileri üzülecek kimilerinden fazla Az yaşadı diyecekler arkamdan az yaşadı Ama çok sevmişti... Ceyhun Yılmaz Eskiden Eskiden buralara güneş doğardı Kuş seslerini kessen Kuşlar kızardı Yüzümde tebessüm bahardı Senli şarkılarım vardı benim Bir gittin Gidişinle yağmur ağladı Ceyhun Yılmaz Güneştin Bir sızı gibi geliyor uzaklardan sesin Fakat değil..nedense kalbim ağrıyor Yoldan gelip geçenler şaşkın İki yıldız alıyorum gökyüzünden ödünç..göğsüme tutuyorum utanarak Seni görüyorum bir an..görüyorum ve inanamıyorum Evet! görünce inanamadım.. Tabiki çok güzel olmalıydın fakat sadece bakışlarınla kalbimin ritmini değiştiremezdin Naptın..naptın! ! Öldürür gibi baktın Bir tatlı sevinçti gelişinin heyecanı.. YÜREĞİMDEYDİ.. Gökyüzünden süzüldü, bana doğru yaklaştı..beni seçmişti.. Dudaklarıma dokundu, dudaklarımı ıslattı... ama GİTTİ! ! Bir serseri YAĞMUR DAMLASIYDI! Bulutların arasından gördüm sapsarı saçlarını Baktığım her an kaygı duydum Sanki kaybolup gidecektin Her an kaybedişimin heyecanı yüreğimdeydi Hep kaybetmişitm, bugün de mi? Her dakika gözümün önünde olman için dua ettim Ama gitmedin..yüreğimdeki sevgiyi bitiremedin Benim de olmadın... Yaklaşmaya çalıştım... yandım.. GÜNEŞTİN! ! ! ! Ceyhun Yılmaz Hemşire Gidiyorum artık gecenden Benden bahsetme gelen yıldızlara Gittiğimi bilmesinler Yokluğumla seni üzmesinler Soran olursa beni Kalbini göster İşaret parmağın dudaklarını kessin Herkes göğsünde uyuduğumu bilsin Ceyhun Yılmaz Hepsi Benim Her yağmur ağlatmazdı beni Gidişin olmasaydı... Bu kadar geçmezdim kendimden Çoluk çocuk bile tanır oldu kederimden... Gitmeseydin de hep ağlasaydım Adam demesinler bana sensiz Ve bil ki nerde güzel bir şiir duysan Artık hepsi benim... Ceyhun Yılmaz Hüzün Toprak o eski şarkıyı hatırlatıyor bana Kolumda senden çaldığım tebessüm uyutup büyütüyorum onu Bir namussuz rüzger peşimde Saçlarımı ensemde okşayıp yanağımdan öpüyor gülümsetiyor beni En yakın deniz kenarına atıyorum kendimi her dalga halime üzgün Her dudakta bana tebessüm Böylemi bitecekti bu şiir bitanem Böylemi bitecekti bu şiir son hecesi hüzün... Ceyhun Yılmaz İçelim Herkesin olduğu ama kimsenin sana sen diye bakmadığı bir yere gidelim bin kez öp dudaklarımdan kurutma bir daha gidelim Ne olucaksa orda olsun, uzakta olsun... O güneş istediği yerden doğsun gözlerine batsın al beni gidelim... Her gece bir yıldız seçelim Ayılana kadar içelim Ceyhun Yılmaz İLACI YOK Kİ YOKLUĞUNUN HÜKMÜ OLSUN Karanlık yolların hep ışıksız olduğunu söylemediler bana Bir gün biter sandım gönül yaşları, BİTMEDİ.. Yokluğunun bulutları içimde, GİTMEDİ! Her sabaha karşı ben durdum ben Beceremedim..tutamadım güneşleri Hep doğdu üstüme Dert kurdu derdime Titredi ellerim.. Üşüdüm..ısıtan yok İLACI YOK Kİ YOKLUĞUNUN HÜKMÜ OLSUN Boynumda asılı utancım, başımı kaldıramıyorum Söylemediler bana gülmenin ayıp olduğunu ben küçükken Söyleselerdi gülemezdim zaten Acıyla anladım, acıyla kurdum en sevdiğim cümleyi Silsen de kurumuyor bu göz yaşları YÜREĞİMİ KURUTMADIKÇA! ! ! Ceyhun Yılmaz İNANMADIM Söylediler Gelmedi dediler inanmadım Beni en çok o severdi dedim. İnanmadılar.. Arkamdan gülermişsin hep, inanmadım Bakın dudagımda izi var dedim Göremediler Bi de ben baktım Ben de göremedim Yani sen gerçekten sevmemiş miydin Yani ben bosuna mı aglamadım hiç Hiç ölmedin mi sen bana O zaman tutmayın beni Sakın tutmayın Bırakın, öpsün yanaklarım topragı… Ceyhun Yılmaz İstanbul Sensiz olduğu her halinden belli İstanbul'un Herhangi bir sokağında ağladım bu sabah. Doğsun mu doğmasın mı sürencemede güneş? .. Ve sırtında küfe ile ayva satıyor Bir yaşlı adam, Hiç düşünmeden... Kimsesizliği ağlamalarından belli bir çocuk Adeta kendi kendine doğmuş Bugün İstanbul... Ceyhun Yılmaz Kıyamazsın Ben diye bir gece yokken Olmayan yıldızların ışığı gözlerini yakacak Ağlamalarım gelecek aklına Durup dururken sigaran sönecek Söylemediklerin dudaklarını ıslatacak Taa gözlerinden... Kıyamazsın sen bana bilirim Kıyamazsın sen bana BİLİYORUM BU GECE BENİ DÜŞÜNECEKSİN! .. Ceyhun Yılmaz Kimseye Soramıyorum Seni kimseye soramıyorum seni! kirlenme diye hiç öpmedim ya... belki başkasını seversin diye, hiç söylemedim sana sevdiğimi. bilmiyorsun, boğazımda düğümsün! yutkunsam gideceksin, yutkunmasam... ölürüm...! Ceyhun Yılmaz Kususura Bakma İlk defa ayağıma kadar geldin Daha önce ağlarken görmemiştim seni Başucumda durdun, Özlediğini söyledin, cevap veremedim Bıraktığın gülleri koklayamadım Ve sen giderken ayağa kalkıp Yolcu edemedim... Kusura bakma! ... Dün gece ölmüştüm. Ceyhun Yılmaz Küçük Kız Çocuğu Birgün sende anlayacaksın.. Kalabalıklardan kaçıp, Dizlerini karnına kadar çekip ağlayacaksın! İşte o an özleyeceksin.. Eski sevgilini değil, Pili bitmiş oyuncak ayını.. Yanından ayırmadığın saflığını.. Sen de birgün anlayacaksın Dizlerini karnına kadar çekip, Çocukluğuna ağlayacaksın.. O küçük kız çocuğu değilsin artık.. Tel sarar kızıma tel sarar diyen babana Benzemeyecek bazı erkeklerin gözleri Ve özleyeceksin kendini O küçük kız çocuğu değilsin artık.. Ama birgün sende anlayacaksın Kenarları dantelli elbisesiyle Saçlarını özene bezene Yanlara ördüğün bez bebeğini Nereye koyduğunu Hatırlaman gerektiğini.. Ceyhun Yılmaz Nasıl Giderim Gittiğine inanmak istemezki gözlerim Mademki gitmedin ne bu gözyaşları derse biri ne cevap veriririm Dudaklarımı ıslatan yağmur bir daha yağsa nasıl yalnız ıslanırım Giderken hiç düşünmedin mi? Sabah odama gelse güneş sensiz nasıl uyanırım Hep korktuğumuz ölüm hani ikimizi birden götürecekti Şimdi gelse tutsa kolumdan ben nasıl giderim...! ! ! Ceyhun Yılmaz Nerdesin Gitmek kadar kolay gelebilir ayrılık sana Bir gece uyanınca bir gece yarısı uyanıpta Yüreğine bakınca anlarsın Gözlerin karanlığı seçer ağlarsın Bütün çekmecelere bakıp bulamazsın Bulamazda hüngür hüngür ağlayıp yokluğu anlarsın Sevinciyle uyandığım, sabahlara kadar ağladığım Bir gülüşüne çiçekler açtığım Sebebim, sevincim, herşeyim nerdesin Güneşlerim battı, şiirlerim bitti nerdesin Ceyhun Yılmaz Ölüm Kaç sabahtır geceye uyanıyorum, Ne oldu güneşe, aynalarda yokum. Dostlarım bir sıcak selamımı almaz oldu Dumanı tüten gözyaşlarıma dokunuyorum, elimi ısıtmıyor. Seni özlemek istedim oda olmadı ve sonra ağlayınca farkettim gözyaşlarım yanaklarımı ıslatmıyor yüreğimde bir ağrı, bir tek onu hissediyorum Hissedince anlıyorum, keşke veda edebilseyim sana Sımsıkı sarılıp güzel saçlarını koklayıp gitseydim Ölmüşüm ben bebeğim ölmüş Herkesin korktuğu gün bana bugünmüş. Ceyhun Yılmaz Özlem Vatan borcunu ödemeye gelmişti Vatanın hiç bilmediği toprağına Yeşil kıyafetler içinde, elinde kırmızı elma şekerinin eksikliği... Kırmızı yanaklarında Yaklaştım yanına Ne isterse verecektim Belli, garibandı biraz yüreği Dedim ki söyle elim avuçlarında Tuttum...bıraktım ellerini Elimi cebime attım Ne kadar param varsa o an verebilirdim ona Söyledim...canı birşey çekmiş olabilirdi Söyle dedim ne istersen... Dile benden ne dilersen... İstediğini veremezdim ANNEMİ BABAMI ÇOK ÖZLEDİM! ! 19.06.02 BİLECİK Ceyhun Yılmaz Rüzgar Rüzgarı seviyorum en çok Çünkü bir rüzgar seviyor beni Ensemden okşayıp yanağımdan öpüp gidiyor Ne zaman öpüceğini bilmeden hep seviyorum rüzgarı hep essin istiyorum bir rüzgar Rüzgarı seviyorum en çok Güneş açsa eriyorum Yağmur yağsa ıslanıyorum Rüzgarı seviyorum en çok Ben en çok rüzgarı seviyorum ya Sen rüzgarsın galiba Ceyhun Yılmaz Alıntı
Φ marti_name Gönderi tarihi: 27 Aralık , 2005 Yazar Gönderi tarihi: 27 Aralık , 2005 Seni Seviyorum Söyledim, söyleyebildim sonunda... 'Seni Seviyorum' demekten aciz dudaklarım Mutlulukla tanıştı ilk defa.. Affet beni.. Çok geç oldu belki ama İlk kez ta kalbimde hissettim önemini İlk kez sana söyledim sevgimi.. Affet beni burada olmamalıydı.. Bu kadar geç olmamalıydı.. Biliyorum yine kavuşacağız Çok geç olmayacak..Üstelik bu kez korkmayacağım 'Seni Seviyorum' demekten Bağıracağım hatta, haykıracağım.. Ağlamayacağım, ağlamayacağız.. Sarılacağız yine... Sonsuza kadar... Öyle özledim ki gülen gözlerini... 'Seni Seviyorum' derken Bak yine söylüyorum, 'Seni Seviyorum'... Ceyhun Yılmaz Seninle Ben seninle ağlamak istiyorum Öyle arkandan yana yakıla değil Hüzünle, kahırla değil Ben seninle ağlamak istiyorum Öyle sensizliğe yanıp sabahlara kadar değil Ben seninle ağlamak istiyorum Omuzunda ki değmeli yanaklarımdan birkaç tuzlu damla omuzlarına Tadını hiç bilmediğim dudaklarını öperken Ağlamak istiyorum ki hiç bilmediğim tadı Değsin gözyaşlarımın, dudaklarına Ve bir an gözlerini aç ki ben kaybolayım Doğada olmayan mavilikteki gözlerinde Ben seninle ağlamak istiyorum Öyle bir ağla ki benle okyanusunda kaybolayım Öyle sensizliğe, hayata değil Benimle olduğun için Bir gece sabaha kadar Seninle ağlamak istiyorum Öyle yanında falan değil Gözlerinin okyanusuna bakarak İçinde son kulacımı atana kadar Ben seninle ağlamak istiyorum Ama sen ayçiçeği gibisin Gündüz güneş açınca ohh.. Hep yanımdasın gündüzleri Ama boynum bükülür hergece Söz verdiğin saatte gidersin çünkü. Ceyhun Yılmaz Sessizce Seviyorum Seni Sessizce seviyorum seni Söylesem de duymazsın zaten Senin gözlerin gibi bakıyorum sana Senin bana bakmadığın gibi Dokunmuyorum sana Zaten tutmak istesem de Yapamam kıyamam sana Dokunduğumda öleceksin biliyorum O yüzden seni hep Bir camın ardından seviyorum Ceyhun Yılmaz Siz Uyurken Birkaç tanımadık ses gelirse yüreğinizden, Belki tanırsınız beni... Hayatınızın beyaz-güzel sayfalarından, Koparılmış olabilir ismim... Haberinizin olmadığı çay bardaklarına sorun, Dudak izlerimden teşhis edebilirmisiniz beni. Sizi terk etmiş gibi görünsemde, Anlayacaksınız gidişimi ayak izlerimden. Siz uyurken ben! Öpüp gittim gözlerinizden! .. Ceyhun Yılmaz Tebessüm en mutlu anlarımda bir dert içimde gülsem kahkaham sırıtır tebessümlerin içinde anlatsam derdimi anlatamam ki.. herkesin güldüğünü bilmek kolay ama kimsenin ıslanmadı ki gözleri benim kadar Ceyhun Yılmaz Unutmak Unuturum Unutmak zor değil Unutmak acı Unutmak zor değil Unutmak yazık Unutulmaz kimse yok bende Bir sana kıyamadım Gücüm yetmedi seni yok saymaya Kollarımı açtığım kadar unuttuğumsun Açamadığım kadar özlediğim Benim Unuttuğum Kadarını Sen Özler misin? Ceyhun Yılmaz Veda Şiiri Hiçbir sey degismez korkma Dolmabahçe’deki Saat Kulesi durmaz mesela Marmara Denizi küsüp Istanbul'a Alip sularini gitmez dilini bilmedigi uzaklara Iki çift lafim var giderken, dinle! Bir günese bir de annemle babama... Her sabah yüzümü sicacik öpen Istanbul günesi Bir süre yatagim bos Dogdugunda beni bulamazsan sasirma Duyamam sesini, çagirma beni bir süre Her sabah söz verdigi saatte dogan Selamimi alan Istanbul günesi Bekle beni! Ve babam! … Çocuk ellerimle silemedigim burnumu Cebinden çikarttigi mendille silen Hem de dag kadar boyunu hiçe sayip Önümde diz çöken, kocaman babam! Merak etme, en gurur duydugun yerde oglun… Annem! O eski Türk filmleinin aglatmaktan bikmadigi Gözlerin sahibi annem, canim annem! Bak, artik toplu olacak daginik oglunun odasi Üzülme sen de… Herkes gittigim kadar dönecegimi de bilecek Teskere diye bir sevgilim var Bir buçuk yil sonra, söz verdi, gelecek… Ceyhun Yılmaz Yakın - Uzak Kalk git diyorum içimden kendime, kalk git uzağa Kulağındaki müzik bitene kadar yürü, ağladığın kadar koş Aya dokunana kadar yürü uzaklaş, düştüğün yer yakınlarına uzak olsun Ceyhun Yılmaz Yalnızlığım Duramıyorum, ağlamaktan utanıyorum, utandıkça ağlıyorum! Belki bir tek gözyaşının çözebileceği bir dert değildir bu Ağlamamak lazım öyleyse Sevindirmemek lazım kederleri ya da böyle avutmamak lazım geceleri Yalnızlığımı, yapayalnızlığımı, yalpalayan yalnızlığımı.. Yanlızlığımı çekmek ağır geliyor omuzlarıma ..ve arka arkaya birbiriyle tanışan sigaralar Her nefes gece...her gece içimde... Gündüz ellerimde Ağla yüreğim ağla Ne kadar dert varsa birbirine bağla... Ceyhun Yılmaz Yapma Işığından bakamadım gözlerine bu kadarmı güzelsin Güzel neyse ondanda güzelsin Ellerim dokunmak istedi sol koluna Yapma dedim yapma Onu yaşamış sayma...hepimiz yaşayıp ölebiliriz bu oyunda Onu bu oyuna sokma... Ceyhun Yılmaz Yasak Kimselere söylemeden çıktım yola Sabahtan bile erken, güneşe hissettirmeden Kimsesizliğim merak eder mi diye düşündüm seni Dolmabahçe'de bir çay söyledim kendime ve garsona rağmen ikinci bir çay sana Senin içmediğin çayına bakarak düşündüm seni İstanbul'a yakalandım sensizliğimle, Ne var bunda canım o da yasak değil yaa... Ceyhun Yılmaz Yaralı Yüz Uykusuzluğumun sebebi gözlerin Bir de gülüşündeki tek gamze Gözlerimi kapatınca karanlık Açtığımda yüzüm yaralı Geçmezmiş bazı yaralar, derinmiş kederleri severken ölenlerin Ölmeden unutmam lazım o zaman seni dedim Unutmak ölmek Kimseye söyleyemedim Ceyhun Yılmaz Yok uykumu uyuttum uykusuz yatıyorum ama sen herşeyden habersiz ne güzel uyuyorsundur kimbilir ne kadar güzeldir saçlarının yastığı öpüşü tabi, ne yastığın haberi var ne saçlarının ben uyumuyorum.. yastığımda yok saçlarında.. Ceyhun Yılmaz Yokluğun Yanımda Yokluğun yanımda İlacı yok ki yokluğunun hükmü olsun Gözlerimin ağrısı bir kadının çığlığı ..ve gecemi kimse anlamıyor artık Diğerlerine benzemiyor yokluğun Diğerlerine benzemiyor ayrılığın... Niye benzesin ki? Hepsinden çok sevilmedin mi? Ceyhun Yılmaz Alıntı
Önerilen İletiler
Katılın Görüşlerinizi Paylaşın
Şu anda misafir olarak gönderiyorsunuz. Eğer ÜYE iseniz, ileti gönderebilmek için HEMEN GİRİŞ YAPIN.
Eğer üye değilseniz hemen KAYIT OLUN.
Not: İletiniz gönderilmeden önce bir Moderatör kontrolünden geçirilecektir.