Kıyas
Medeniyet nedir? Uygarlık veya medeniyet, bir ülke veya toplumun, maddi ve manevi varlıklarının, düşünce, sanat, bilim, teknoloji ürünlerinin tamamını ifade eder. Uygar kelimesi, yerleşik hayata ilk geçen Türk kavimi olan Uygurlardan gelmektedir
Garip bir çağda yaşıyoruz, içinde bulunduğumuz bu zaman çok ilginç ve çelişkili düşüncelerden geçiriyor insanı. Bütün bu olup bitenler ancak anlamak için özel bir çaba gösterirseniz açıyor size kapalı pencerelerini. Eminim insanlık tarihi boyunca daima benzer çelişkiler yaşanmıştır ve muhtemelen bütün gelişmeler bu çelişkilerin beraberinde ortaya çıkmıştır. Fakat insan ancak içinden geçtiği çelişkileri ve içinde yaşadığı toplumun gelişimini gözlemleyebiliyor. Tarih hakkında bildiklerimiz bize anlatılanlardan ibaret ve çoğunluğun gerçek tarihle yüzleşecek cesareti yok.
Eğer medeniyete doğru bir yol alınmak isteniyorsa, bütün medeniyetler kıyaslanmalı. Günümüzde teknolojinin sunduğu imkanlarla neredeyse tüm insanlık aynı anda aynı bilgiye ulaşma imkanına sahip. Elbette olanaklar dahilinde.
Bir sorun var ki bu konuda, oda insanların ilgi alanlarını, hedeflerini, tercihlerini kendileri yönetmiyorlar. Küresel güçler denilen görünmez sistemin görünmez yöneticileri, tek dil, tek bayrak, tek ulus, tek moda ve tek kültür yaratma çabasıyla herkesi ve her şeyi birbirine benzetme eğiliminde. Buna maruz kalan kitleler asla farkına varamadıkları bir tuzağın sevimli yanıyla o kadar meşguller ki, kendilerine ne yapılmak istendiğini asla fark edemiyorlar.
Bugün medeniyetin beşiği kabul edilen Batı, çok uluslu ve çok milletli devletler olmalarına karşın birleşme konusunda son derece özverili ve kararlı adımlar atarlarken, Doğu'ya sürekli siz farklısınız, birbirinizle yaşamamalısınız, ayrılmalısınız telkinlerinde bulunuyorlar. Ortadoğu'da neredeyse heryerde başardılar. Kıbrıs'ta iki farklı milleti tek devletleştirmeye çalışanlar, Türkiye'de bir ulusu on parçaya bölmeyi planlıyorlar.
Bu planın nedenlerini elbette anlıyoruz, bunu destekleyenlerin bir kısmı ve itiraz edenlerin bir çoğu elbette anlıyorlar. Anlamayanlar için iki oyuncak var, birinin adı demokrasi, diğerinin adı barış. Bu oyuncakların kendilerini nasıl zehirlediğini asla bilmeyecekler onlar o zehirle ölecekler.
Medeniyet kimileri için asıl hedefken, kimileri içinse bir ilüzyon. batının birleşmiş milletlerle medenileştiğini göremeyenler, bölünerek demokratlaşacaklarını ve hatta medenileşeceklerini zannediyorlar. Kıyas çelişkileri gidermek için çok önemli. Sana bir şeyi tavsiye eden ya da emredenlerin söz konusu kendileri olduğunda sana önerdikleri hiç bir şeyi yapmadıklarını anlayabilmen için. Dağılan, birbirine ötekileşen hiç bir toplumun medeniyete ulaşma konusunda şansı yoktur.
Meziyet ayrışmak olacaksa insanoğlu bunun için milyonlarca neden bulabilir. Hiç kimse düşüncesi, algısı, duyguları ve tercihleri bakımından hiç kimseye benzemez fakat her şeye rağmen bir arada yaşama gayreti içerisindedir. İnsan sosyal bir canlı, bir arada yaşamak sosyalleşmenin bir gereği. Birbirini rahatsız eden, bir diğerinin özgürlüğüne mücahale eden, yaşam alanını kısıtlayan davranışlar için kanunlar geliştirilmiştir, daha özgürlükçü, daha paylaşımcı, daha zenginleştirici, daha eşitlikçi bir yaşam için ortak mücadele şarttır. Hiç kimse tek başına bununla mücadele edemez. Daha olgun olan, farkında olan, bilinçli olan mensubu olduğu toplum adına bu mücadelede öne çıkar. Elinden geldiği kadar bu "kıyası" anlatır. Gerisi o toplumu bir arada tutan kuvvetlerin dayanıklılığına kalmıştır.
Bir arada yaşayan herkesin bir diğeri ile ilgili rahatsızlıkları olacaktır. Hangi ailede sorun olmaz? Hangi evde farklı sesler çıkmaz? Medeniyetten ne kadar nasiplendiğiniz, bu konuda yapacaklarınızı şekillendirecektir. Bütün bu sorunları çözmek için önce bireyi, sonra toplumu anlamanın yolu bilimden geçiyor, psikoloji yöntem geliştirmede, savunmada ve ilerlemede çok önemli rol oynuyor. Bilime egemen olan, her şeye ve herkese egemen oluyor. Ayrıştıran da, birleştiren de o bilgiye sahip olandır. Önce öğren sonra öğret yoksa bu emperyalist canavar farkında olmayanlarla birlikte farkında olanları da yutar. Aileyi de, toplumu da, ulusu da güçlü kılan birliktelikten başka şey değil. O birlikteliği sağlayan en önemli etken sevgidir.
Ülkemizin ve bizim üstesinden gelemeyeceğimiz sorunları yok, ihtiyacımız olan şey sevgi ile beslenmiş bilgi. Bilime egemen olmak zorundayız.
http://www.gaziantephaberler.com/sibel-onbasioglu&kiyas-yazisi-6478.html#.USyAEjuDE6l.facebook
- 1
0 Yorum
Önerilen Yorumlar
Gösterilecek hiç bir yorum yok